Nerden başlasam nasıl anlatsam bilemedim aslında. Kitap bitti ve yeni kitaba başladım ama hâlâ etkisinden kurtulamadım açıkçası. Kürşat Başar'ın programlarını seyretmiş olmama rağmen kalemiyle ilk defa tanıştım ve bence iyi de yaptım. Roman tek kelimeyle mükemmeldi. Gerek kalemi gerek kurgusu itibariyle oldukça sürükleyiciydi. Elinizden bir an bile bırakmak istemiyorsunuz. Ayrıca dönem kitabı ve biyografik roman olması da beni çok sevindirdi.
Kitabı okurken aklımdan hep "Fikrimin İnce Gülü" şarkısı geçiyordu. 50'li ve 60'lı yıllarda yaşanan bu hüzünlü ve yasak aşka bence siz de tanıklık etmelisiniz. Eski aşkların ne kadar naif, fedakâr, saf ve temiz olduğunu bir de Kürşat Başar'ın kaleminden okumalısınız derim.