Peygamber Mustafa içinden çıktığı toplumun tutarsızlıklarına dur demiş. Mesela: “Bu kız çocukları hangi nedenden dolayı gömülüyor?” demiş. Çünkü, o toplumun en emin kişiyidi. İçinde yaşadığı toplum öylesine güvensizdi ki, o, ancak bir elin parmakları kadar olan güvenilir kişilerden biriydi. Bu nedenle ona “El Emin” diyorlardı. O da, bu eminliğin gereği olarak toplumundaki dengesizliklere bir dur diyordu.
Peygamber, hem kendi içinde bulunduğu toplumun tüm dengesizliklerinden arınmış hem de aynı zamnda Allah tarafından seçilmişti. Hz. Muhammed Mustafa, içinde bulunduğu toplumun ve çağının sorunlarına çözümler aramış, sormuş ve sorgulamış ve düşünceler üretmişti. İşte bu onu farklı kılmıştı. Artık, kendini arındırmaya ve seçilmişliğin önündeki engelleri birer birer kaldırmaya başlamıştı. Bu uğurda arınmaya, içinde bulunduğu toplumun kokuşmuşluğundan arınarak varoluş sancıları içinde fikirler üretmeye çalışmalı.
Bunun için mücadele etmeli.
İşte Peygamberi mücadele olan Mustafa’nın 20. Yüzyıldaki son halkası da Anadolu direniş mücadelesinin önderi Gazi Mustafa Kemal’den başka kim olabilirdi?
Tarafsızca araştırın, göreceksiniz ki, Mustafa Kemal’in mücadelesindeki asilliğin temeli Hz. Muhammed Mustafa’nın atmış olduğu adımları izlemenin ta kendisi olduğunu göreceksiniz.
Bu kitapta, Hz. Muhammed Mustafa ile Mustafa Kemal’in aynı kokuşmuş düzenin değişmesi ve toplumun aydınlatılması için, aynı ideal için çalıştıklarını göreceksiniz.