Müzeyyen. Annesinin kuzusu. Babaannesinin biriciÄŸi. Babasının... SaÂhi ben babamın neyiydim? Bütün bu hikâyenin içinde benim rolüm neydi, diye düşündüm hep. Benim repliklerimi kim yazmıştı, mizansenlerimi kim belirlemiÅŸti? Sahneye hangi taraftan gireceÄŸime, uslu kızı oynarken neler giyeceÄŸime, içimdeki kötülüğü kusmaya baÅŸladığımda nelerden soyunacağıma kim karar vermiÅŸti? OkuduÄŸum bütün kitaplarda beni bana anlatacak bir karakter arardım. DinlediÄŸim radyo oyunlarından, izlediÄŸim filmlerden bir cümlecik çalmaya çalışırdım. Saatçi Nejat Bey ile ev hanımı Meral Hanım’ın kızı Müzeyyen’i bana anlatabilecek bir cümle.
Yekta Kopan’ın yeni romanı Aile Çay Bahçesi’nin, çoğu kadının kendinden izler bulacağı unutulmaz bir kahramanı var: Müzeyyen... Aile yaşamının gizli şiddetine başkaldıran, kardeşinin doğumuyla kendi varlığının silinmeye başladığını hisseden bir kadın... Kopan’ın romanı, güçlü, okuru kıskaca alan bir anlatımla sarsıcı bir finale uzanıyor.