Mutlu sona giden yolda, kötü kalpli cadıların sadece aşılabilir küçük engeller olduğu, babaların kızlarının üzerine titrediği, annelerin sonsuza dek beraberlik sözü verdiği masallara alıştıysanız, bunları tek tek yıkmaya hazır olun.
Annemin gittiği ve geri dönmeyerek beni terk ettiği her gün, ruhuma sinmiş alkol kokusu ve hayatımın üzerinde söndürülmüş sigara izmaritleri bana bir masalda yaşamadığım gibi bir masalın hayalini de kuramayacağımı öğretmişti.
Onunla tanışana dek... İlk öpücüğümün siyahla bezenmiş yasak masumiyeti...
Birbirine girmiş saç tutamları, her an saldırmaya hazır tetikte bakışları, bedenini bir harita gibi çevrelemiş yara izleriyle bir beyaz atlı prensten çok uzak olduğunu biliyordum. Uykusunda bile insanın aklını başından alacak kadar tehlikeli görüntüsü ile yenilmez bir savaşçıyı anımsatıyordu ve bu masalsı savaşta onun kını benim tenim, benim kınımsa onun gözleriydi.
“Eğer benden gidersen; peşine düşerim ve seni bulurum.”