“Ben, bu kitabı okuduğunuz dönemde de hâlâ varım ve mâşukum İstanbul’u kâh bir konaktan, kâh bir köşkten, kâh bir saraydan izlemeye devam etmekteyim. Görevliler, ara sıra beni İstanbul’un tarih kokan gizemli yapılarında misafir etmeye devam etmektedirler. Üzerimde hâlâ ‘Zeynep’ ismi kazınmış halde bulunmakta.
Zeynep Hanım, bu ismin altına ‘Kâmil’ ismini kazımış daha sonra… Evet, şu an ahşap oymalı, altın işlemeli çerçevemde ‘Zeynep Kâmil’ ismi kazınmış olarak hâlâ İstanbul’un tarih kokan yapılarından birinde bulunmaktayım.
Kim bilir, belki de bir gün bu gizemli yapıları ziyaret ettiğinizde benimle karşılaşma imkânına kavuşursunuz; vesselam…”
İstanbul’un güzide semtlerinden Üsküdar’daki Zeynep Kâmil Hastanesi’ne de ismini veren ölümsüz aşkın dokunaklı hikâyesine hazır olun!