Hangimiz, içini anılarla doldurduğumuz bir evin yıkımından sonra, zihnimizde de yeller estirebiliriz onun yerinde?
Bu ev, bitişiğindeki arsada top koşturduğumuz komşu bir ev bile olsa, nasıl köküp atabiliriz onu geçmişimizden?
İçine çocukluğumuzun sızdığı, büyüyerek dışına aktığımız; fakat sırlarımızdan tutun da kendimize özel ne varsa, gelip tekrar yerinde bulmak arzusuyla her şeyimizi içinde bıraktığımız bu evin, en küçük ayrıntılarını bile cömertçe önümüze seren fotoğraflarıyla karşılaştığımızda neler hissedeceksek, aynı hisleri duymanın keyfine varacağın bu kitabı okuyarak.
Belki hüzünden çıkacağın yola. Hoşgörü dağlarına tırmanacağız. Gururun kapısına varacağın yorğun argın. Özleme yaslanıp elimizle yüzümüzü gölgelediğimzde ufka bakmak için, Balkanlar'ı bulacağız karşımızda. Kanı durmayan, acıları dinmeyen ve bir türlü değişmeyen girift coğrafyayı bulacağız. Ne mutlu bize, ki bir polis dikkati ve titizliğine tutunarak yapacağız bu yolculuğu. Karmaşık bir coğrafyayı bütün ilgi çekiciliği ile tanımaya hazır mısınız?...