Ayağa kalktı ve işte gidiyordu.
“Yaralarına beni yama yapmaktan vazgeçebilirsin” dedi.
İşte gidiyordu, beni öylece cami avlusuna bırakır gibi.
Her şey sus pus olmuştu sanki.
Bir an denizler durulmuş sandım ve avazım çıktığı kadar bağırdım.
Gitme, Gitme,Gitme.
Dönüp arkasına bakmadan gitti.
Şimdi siz aşk diyorsunuz ya.
Aşk yaralamaktır kendini bile bile.
Şimdi siz aşk diyorsunuz ya.
Aşk bırakmaktır ömrünü şu sahil şeridine.
Uzun zaman geçmişti.
Ne zaman alsam deniz kokusunu.
Hep o gelir aklıma, o lafı çınlar kulaklarımda.
Beni yaralarına yama yapmaktan vazgeç.
Vazgeçtim ey sevgili.
Artık geçmişimde kanayan en büyük yarasın.
Seni tıkıyorum kanadıkça her defasında yarama.
''Ve artık seni yama yapmıyorum yarınlarıma''.