Günümüzde hak dinin temel hakikatlerinden habersiz insanlar var mıdır? Bu durumdaki insanların dinî sorumlulukları bulunmakta mıdır? Yoksa böyleleri tamamen sorumsuz bir hayat mı süreceklerdir?
Fasit bir sosyal çevrede dinî cehâlet içinde bulunan insanın elinde kendini Hakk'a ulaştıracak ne gibi ferdî ve sosyal imkânlar mevcuttur? Bu noktada fıtrat ve aklın gücü ne kadardır? Akıl, vahyin yol göstericiliği olmaksızın tek başına dinin temel hakikatlerini idrak edip insana dinî sorumluluk yükleyebilir mi?
İnsanı inanmak ve inandığı gibi yaşamaktan alıkoyan engeller nelerdir? Söz konusu inanç engellerinin fert ve toplum üzerindeki nüfuzu kırılmayacak kadar güçlü müdür? Çalışma, insanoğlunun bu tür birçok sorununa çözüm bulmaya gayret eden ciddî bir araştırma mahsulüdür.
Bu eser, insanların yeniden dine ilgi duymaya başladıkları bir süreçte, hoşgörü ve diyalog içinde daha mutlu yaşanabilir dünya oluşturmak isteyen herkese sunulmuştur.