1860’ların başlarında Kafkas sürgünü meydana gelir. Gupse, “zorunlu güç” sonucu yollara düşer. Onu, sürülen Kafkas halklarını taşıyan teknelerin birinde görürüz. Tekne, Kefken – Adapazarı’nda karaya vurur. Binbir zorlukla Gupse Adapazarı’ndan İstanbul’a ulaşır. Gupse çaresizdir ve yanında Hain’den olan oğlu Yusuf vardır. Kendini tükenmiş hisseden Gupse, oğlu Yusuf’u Beyazıt’taki “pazar”da satar. Ve satar satmaz da pişman olur. “Vazgeçtiimm” diye bağırdığı o trajik an Gupse’nin “bugün”e dirildiği andır.
“Çağrılmayan Yusuf” kitabı satılan çocuk Yusuf’un ve soyunun serüvenidir. Bizler bu serüvene eşlik ederken arka planda da Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılmasına ve yeni Türkiye’nin kurulmasına tanıklık ederiz.