Sakınım yasalarından söz ediyorlar. Dönüşüm ilkelerinden. Var olan her şey, yok olmazmış. Teselli mi yani bu! Hangi fizik yasası, hangi kimyasal ilke, yitirelene feryadı dindirebilir ki.. Bilmem kaç yaşına geldiğinizde, Ganin gibi, öğrenirsiniz ki, birlikte uçarcasına yolları kat ettiğiniz çocukluğunuzun bisikleti "sakınılmış"tır. O güzelim tahta kukalar, "dönüşmüş"tür... Hala varlardır. Yalan! Şu dünyanın kim bilir hangi köşesinde, solunan havada, avuçlanan toprakta, içilen suda, yanan ateşte payları olması, neyi değiştirir ki? Yoklar işte. Yasalarmış! Hani o zaman, neredeler? Nerede bisikletim, kukalarım? Ya ben neredeyim? Onların arkadaşı olan çocuk nerede, söylesenize... Katıştıkları, dönüştükleri şeylerden ayrıştırın, damıtın, geri verin onları hadi...