İslâm düşünce tarihini meşgul eden Hakikat arayışı ve Hakikat'in bilgisine hangi yol ve araçlarla ulaşılabileceğine ilişkin ortaya çıkan tartışmalar, bu kitabın genel çerçevesini oluşturuyor. İslâm, Hikmet ve Felsefe arasındaki ilişki, düşünce tarihimizin daha iyi anlaşılmasını sağlayan ve üzerinde durulması gereken bir konudur. Felsefenin İslâm dünyasına girişi ve Meşşâî ekolün teşekkülü ile, Gazali'nin bunlara yönelttiği eleştiriler, hiç şüphesiz İslâm'ın düşünce, bilgi ve irfan tarihinin en verimli tartışmasıdır. Doğal olarak bu tartışmaya katılan İbn Bacce, İbn Tufeyl, İbn Rüşd ve diğer filozofların katkıları görmezlikten gelinemez. Yazar kitap boyunca, bu her biri kendi semasında yıldız olan şahsiyetler üzerinde duruyor ve ayrıca Şiî, Sufî, Kelâmcı ve Selefîlerin konuya yaklaşımını eklemeyi de ihmal etmiyor.