"... Boğaz'ın sularında kaymaya başlıyoruz, ardımızda ipekten kırmalar bırakarak" diyordu Doğu'nun gizemine tutkun Pierre Loti. Türklere duygusal bir yakınlık duyan yazar, İstanbul'a gelişlerinde bir günlük tutar. 1910'da, değişen İstanbul için hayıflanırken, bir tekkede izlediği sema törenini de çok etkileyici satırlarla anlatır. 1913'te İtalyanların Trablusgarp'a saldırısı ve ardından patlak veren Balkan Savaşı sırasında ise artık siyasal bir tavır sergilemektedir. Oğlu ile İstanbul'dan ayrılırken buraya bir daha dönmeyeceğini biliyor gibidir; bavulunu mezarlıktan topladığı çakırdikenleriyle doldurmuştur. Ölümünden sonra Loti'nin günlüklerinden derlenen bu kitap Türkçede ilk kez yayımlanıyor.
Çeviri: Faruk Ersöz
Türkçe
144 s. -- 2. Hamur -- 17 x 21 cm
İstanbul
Kategorilere gözatın
Edebiyat / Anı - Mektup - Günlük
Genel Konular / İstanbul Kitapları