Altı asrı aşkın bir zamanda üç kıtada yaptığı şanlı fetihlerle ve kurduğu yüksek medeniyetle ecdadımız, adını tarih sayfalarına altın harflerle yazdırmıştır. Fakat bunun aksine bu yüce milletin barbar olduğunu iddia eden yabancı milletler olmuştur. Bu çalışmada; Napolyon ve Demirbaş Şarl gibi krallar ile Voltaire ve J.J. Rousseau gibi pek çok ünlü düşünürün de aralarında bulunduğu birçok devlet adamı, filozof, asker, sanatçı ve seyyahın Türkler hakkında bir itiraf niteliğindeki düşünceleri yer alıyor. Bu farklı bakış açıları, kültürümüzün daha iyi değerlendirilmesine katkı sağlarken, Batı’nın oluşturduğu olumsuz imajın da ne derece yanlış olduğunu gözler önüne seriyor.
“Osmanlıları çok seviyorum… Onlar, cennetten bir köşe olan bu eşsiz memlekete yakışan, eşsiz insanlar. Yaradılışlarında semavî bir azamet, gönül alışlarında ise meleklerde bulunmayan bir mahviyet var. Bu büyük ruhlu milletin arasında vatanımı unutmaktan korkuyorum. Vatan, aziz ve pek aziz. Lakin Osmanlı da aziz ve çok aziz.
(Comte de Bonneval)”