Bir damla su, göklerde ve yerlerde gezinir de, nehirlerden çağlayarak denizlere erişir. Bizim de sonsuzluğa hazırlanan kalbimizi böylesine engin bir başarı yolculuğu bekliyor. Hayatımıza yüce Yaradan’ın izniyle kurabileceğimiz huzur ve başarı sofrası, önümüzdeki ufuktadır. Yüce Yaradan suyu, unu, şekeri aklımıza ve kalbimize yüklemiş; başarı helvamızı da azmimize bırakmıştır.
Hatırlarsak, bu paha biçilmez hayat emanetini yıllar önce doğduğumuz gün omuzlamıştık. Azimle ve istikrarlı çalışanlar başlarını alıp gittiler. Biz de hayatımızı ulaştığımız mevcut yerden çok daha öteye taşıyabiliriz. Karanlığı ışığımızla, karamsarlığı ümidimizle, korkuyu güvenimizle yenebiliriz.
Düşün ve Başar on dev adımda rehberimiz olsun: –Büyük düşünelim, -hedefler- ve hedeflerimize ulaşma yöntemlerimiz olsun. -Şiddetli istek –ve cesaret geliştirelim. –Hemen yapmaya -ve şimdiki işimize odaklanmaya alışalım. -Mazeretlerden sıyrılıp, -eserimizi tamamlayıncaya kadar direnelim.
Düşün ve Başar’ı okuyanlar şöyle yazdılar: “-Hayatımdaki en köklü değişimi yaşadım.“ “-Kendime güvenim arttı, hayattan daha fazla zevk alıyorum.“ “-Kendimi uzaya fırlatılmak için hazırlanan bir füze gibi hissettim.“ “-Hayatımda en kısa sürede bitirdiğim ilk kitap.“ “-Sorunlarımı yenebileceğime başka kimse beni inandıramamıştı.”