“Eskiden inanılmaz olaylara genellikle polisiye romanlarda veya filmlerde rastlardık. Günün birinde benzer olayları ülkemizde yaşayabileceğimizi, örneğin sahte dijital verilerle kitlesel tutuklamalar yapılabileceğini, bakire kadınlardan fahişe, körlerden ve okuma yazması olmayanlardan casuslar üretilebileceğini hiç düşünemezdik. Yaşadığımız coğrafyanın en caydırıcı donanmasına sahip olan, milli gemisini ve denizaltısını üreten Deniz Kuvvetlerimizin, gün gelip, küçük bir römorkörü denize indirirken 10 şehit verecek kadar aciz duruma düşürebileceğini aklımızın ucundan bile geçiremezdik.
Ama ne yazık ki bunların hepsi oldu. Türk Silahlı Kuvvetlerinin Genelkurmay Başkanı başta olmak üzere çok değerli generalleri, amiralleri, pırıltılı subayları, biliminsanları gazetecileri ve yurtsever aydınları, akıl almaz suçlamalarla tutsak edildi. Tarihe “Kumpas Davaları” olarak geçen yargı süreçlerinde sahte deliller ve gizli tanık (!) ifadeleriyle müebbete kadar uzayan hükümler verildi.
Büyük acılar, yürek yakan dramlar yaşandı, yuvalar dağıldı, hayatlar söndü. Ama hakikatin topallayarak da olsa günün birinde mutlaka hedefine ulaşacağından emin olanların inançları hiçbir zaman kaybolmadı.
Değerli Yılmaz Özdil kardeşimin “Maltepe’deki Arkadaşlarım” dediği tutsak subaylar için başlattığı mektup kampanyasına hakikati arayanların verdiği destek, inanılmaz boyutlara ulaştı.
Ve çok geçmeden tünelin ucundaki umut ışığı oldu.
Yarınların özgür ve aydınlık günlerinde hep birlikte olabilmek dileğiyle…”
UĞUR DÜNDAR
“Balyoz adı verilen davanın, millet vicdanında beraat ettiğinin kanıtıdır bu mektuplar.”
YILMAZ ÖZDİL