Modern dünyayı şekillendiren isyanlar neden ve nasıl başladı? Devrimler, sadece birer kitlesel başkaldırı mıydı, yoksa kökleri çok daha derinlerde miydi?
Tarihçi ve sosyolog Jack A. Goldstone, Fransız İhtilali’nin ve İngiliz İç Savaşı’nın, Batı’ya özgü siyasi değişimler olduğu fikrini reddediyor, bu olayların Osmanlı İmparatorluğu ve Ming/Çing Hanedanlığı’nda yaşanan büyük isyanlarla benzer tarihsel dinamiklere dayandığını iddia ediyor: büyük krizlerin ana tetikleyicisi, ideolojik veya siyasi farklılıklar değil, demografik değişimlerdir. 1600-1850 yılları arasında yaşanan kitlesel nüfus artışı, hem Avrupa’da hem de Asya’da benzer sonuçlar doğurmuştu: gıda fiyatları arttı, işsizlik patladı ve hayal kırıklığına uğramış genç kitleler ortaya çıktı. Bu baskılar, devletlerin vergi toplama kapasitesini zorladı ve mali krizlere yol açtı. Aynı zamanda, yükselen orta sınıf ve entelektüeller, kendilerine uygun pozisyon bulamayınca mevcut elitlere karşı cephe aldı. Ancak nüfus artışı zorunlu olarak kötü bir şey değildi. Erken modern devletler bu dinamiği bazen kendi lehlerine kullanmayı başardı, yeni topraklar fethetti ve ekonomik genişlemenin önünü açtı. Değişen demografi, esnek olmayan ve değişime direnen yapılarla karşılaştığında ise yıkıcı hâle geldi.
Dünya çapında erken modern tarihçiler için bir başyapıt sayılan bu eser, yayımlandığı tarihten 30 yılı aşkın süre geçmesine rağmen hâlâ sağlam bir çerçeve ve yöntem sunuyor. Kitabın karşılaştırmalı ve disiplinlerarası yaklaşımı, tarih, sosyoloji, siyaset bilimi ve istatistiksel nüfus bilimini bir araya getirerek erken modern dönüşümleri anlamak, araştırmak ve tartışmak için vazgeçilmez bir rehber niteliği taşıyor. Devrim ve isyanların erken modernden moderne uzanan karmaşık doğasını anlamlandırma yolunda Erken Modern Dünyada Devrim ve İsyan: İngiltere, Fransa, Türkiye ve Çin’de Nüfus Değişimi ve Devlet Çöküşü 1600-1850 eşsiz bir perspektif sunacaktır.