Bu çalışma uluslararası ilişkilerde ve özellikle Ortadoğu bölgesinde yirmi birinci yüz yılda kendini hissettirecek olan "su meselesi"nin Türkiye ve Suriye açısından değerlendirilmesi ve tarihi süreç içinde konu ile ilgili gelişmeleri toplu biçimde ortaya koyabilesi için ele alınmıştır. Fırat ve Dicle Nehirleri, antik çağdan beri, üzerinde yeşeren medeniyetlere kucak açmış ve gelişmelerine imkan sağlamıştır. Yirmi birinci yüzyıla girdiğimiz şu günlerde ise bölge bağımsız üç devletin egemenliğindedir. Fakat, Amerika Birleşik Devletleri’nin Irak müdahalesinin ardından söz konusu coğrafya küresel oyuncuların ilgi odağı haline gelmiştir.Tabii ki, halen en önemli enerji kaynağı olan petrol bu ilginin ana unsurudur. Gelecekte ise "su kaynakları", nüfusun hızla artması, endüstriyelleşme ve diğer etmenlerle beraber asıl mesele halini alabilecek konumdadır. Bu sebeple Türkiye ve güney komşusu Suriye arasında, Güneydoğu Anadolu Projesi’nin yapımına başlanması ile ortaya çıkan Fırat ve Dicle Nehirleri meselesin ilişkilere etkisi ele alınmıştır.