Dogu’nun ince nüktelerle islenmis, girift sırlarla bezenmis kıssaları; hayata hikmet
nazarıyla bakmanın, hikâyelerden hisse çıkarmanın yollarını gösteriyor. Duymayı bilen kulaklara, görmeyi bilen gözlere sesleniyor.
Bu eser, Osmanlı Devleti’nin altın çagı olan 16. asırda bir süre divan kâtipligi yapan Mustafa b. Mahmud’un bu görevine yeniden gelmek amacıyla yazdıgı ve Sultan Murad Han’a takdim ettigi eseridir. Eserin asıl kısmı, Osmanlı ve Dogu Medeniyetine yön veren eserlerden derlenen on üç kıssadan olusmaktadır. Bu kıssaları dua ihtiva eden dörtlük halinde birer siirle bitirmektedir.