Toplumların kimliğini ve aidiyet bilincini yansıtan göstergelerin yanılsamayla geçiştirilemeyecek önemi vardır. Zaten kendi göstergelerini üretemeyen veya kendi göstergelerine yaslanmayan toplumların medeniyet üretme ihtimalleri yoktur. Modernleşmeyi, toplumun beslendiği tüm geleneklerden kopuş olarak algılayan Türk elitinin kendi modernleşme geleneğini oluşturup oluşturmadığı bugün bile çok ciddi bir sorun olarak canlılığını koruyor. Batı'nın karşısına, İslam öncesi kültürlere öykünerek çıkma isteği, tüm İslam dünyasındaki laik modernleşmeci eğilimlerin ortak özelliğidir. Ne var ki, görsel ve işitsel medyaya yansıyan bu kimliksizliğin pragmatist yaklaşımları haklı çıkaracak bir alışverişe dönüştüğü de su götürür. Her taklit, orijinalden daha kötü olmaya mahkum olduğu gibi, mukallitlerin de saygınlığa hakları yoktur.