…
Tam on dört asır sonra…
Mekke sokaklarında geziniyorum.
Issızlık ve yalnızlık iliklerime değin işlemiş,
Ürperiyorum.
Hazret-i Muhammed Ebubekir’iyle
Gitti, diyorlar,
Bir tek Hazret-i Ali…
“Vah!” ediyorlar,
“Eyvah!” diyorum.
Şimdi Mescid-i Haram’dayım
İşte Kabe bütün görkemiyle karşımda,
Kalabalık,
İğne atsan yere düşmez cinsinden…
Hacer’in tam karşısındayım
Kaynaşmakta ortalık
Ayırt edilemiyor
Beyazı zencisinden.
Bu muhteşem manzarada
Yalnız bir kare eksik,
O da Hazret-i Muhammed…
Bir tek O yok burada
Issızlık için için
Ürpertim O’nun için…
…