Objektif yayıncılık mümkün müdür? Bunun koşulları nelerdir? Sanırım, 20. yüzyıl boyunca batı medya dünyasının gurur duyduğu bu kavrama ilişkin yeni tanımlamalar getirmek bir gereksinim olmuştur. 21. yüzyılda gazetecilik farklı bir yörüngeye mi girmiştir? Gazete ve gazeteciliğe ilişkin tarihsel bilgi yoksunluğunda böyle düşünmek mümkündür. İletişim alanında geliştirilen kuramlar temel alınarak gazetecilik ya da haberciliğin açıklanması, bu yöndeki kırılmalara ışık tutulması yararlı olacaktır. Batıda geliştirilen bazı yaklaşım ve kuramlara başvurularak Türkiye’de araştırma yapmak, eleştirilere neden olabilir: Her şey kendi özgüllüğünde güzeldir. Ancak, kapitalizmin her toplumdaki gelişmeleri birbirine benzettiği bir dünyada bu yöndeki kuram ve yaklaşımları alarak Türkiye’ye ilişkin açıklamalar getirmek yararlı da olabilir. Türkiye’de hâlâ kendi özgül koşullarına uygun bir gazetecilik eğitiminin gerçekleştirildiğini söylemek mümkün değildir. Gazeteciliğin özü araştırmadır. Araştırmacı gazeteciliğe ilişkin vurgu, her zaman yapılmalıdır. Buna karşın, haberlerdeki tabloidleşmeye de olumsuz yönde vurgu yapılmalıdır. Dolayısıyla, bu kitapda yukarıda değinilen konular paralelinde çalışmalar yer almaktadır. Kitap, haber ve gazetecilikle ilgili lisans ve lisans üstü derslere kaynak olması amacıyla hazırlanmıştır. Ancak, özellikle, medya profesyonellerinin de okuması yararlı olacaktır.