Türk lehçeleri arasındaki ortaklıkların tespit edilip yaşatılabilmesi ve gelecek kuşaklara aktarılabilmesi adına bütün Türk boylarının dilleri üzerinde olduğu gibi Hakas Türklerinin dilleri üzerinde de yapılacak çalışmalara ihtiyaç vardır.
Bu çalışmalar hem kardeş halklar arasındaki sosyal, kültürel, siyasi ve iktisadi ilişkilerin gelişmesine katkı sağlayacak hem de Türk dilinin tarih içinde ayrı ayrı lehçeler şeklinde dallanmış olmasına rağmen aslında aynı kökten gelip bir gövdeden çıktığını göstermesi bakımından da genç nesillere şuur kazandıracaktır. Büyük önder Atatürk’ün de söylediği gibi: “Büyük Türk tarihine, Türk dilinin kaynaklarına, zengin lehçelerine, eski Türk eserlerine önem veriyoruz. Baykal ötesindeki Yakut Türklerinin dil ve kültürlerini bile ihmal etmiyoruz.”
“Türk dili, dillerin en zenginlerindendir, yeter ki bu dil bilinçle işlensin.” (1924)
Hakas Türkçesinin şimdiye kadar etraflıca incelendiğini söylemek mümkün değildir.Türkiye’de, bu lehçe üzerine fazla bir çalışma
yapılmamıştır. Gerek bu alanda yapılan çalışmaların azlığı, gerekse bu lehçeyi ayrıntılı bir şekilde incelemek ve Türklük bilimine katkı sağlamak temel hedefimizdir. Buradan hareketle bu kitabın Türk diline, lehçelerine ve soydaşlar arasındaki birlikteliğe bir nebze de olsa katkı sağlayacağı düşünülmektedir.