Hz. Peygamber’i ve yaşadığı toplumu tanımak ve anlamak, şüphesiz onun yaşadığı devri ve o dönemin toplumsal şartlarını da anlamak demektir. Bu sebeple Hz. Peygamber’i ve ilk dönem İslâm toplumunu tanımaya ve anlamaya çalışmak için onların irtibat halinde oldukları kültürlerden ne denli etkilendikleri hususunun vuzuha kavuşturulması gerektiği kanaatindeyiz. Böylesi bir okumanın o zamanın toplumunun daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacağını düşünmekteyiz. Bu sebeple çalışmamızda ilk dönem İslâm toplumunun İran ve Doğu Roma medeniyetlerinin etkisi altındaki durumunu incelemek amaçlanmıştır.
Müslümanlar, Doğu Roma ve İran topraklarını fethederken yalnızca coğrafî anlamda yeni topraklara sahip olmakla kalmamış aynı zamanda bu medeniyetlerin -bilhassa Sâsânîlerin- varisliğini de üstlenmişler ve bu fetihlerle birlikte sosyo-ekonomik yaşamlarında birtakım değişim ve dönüşümler de yaşamaya başlamışlardır.
Doğu Roma ve Sâsânî devletleriyle komşu olan Araplar, bulundukları coğrafî konum nedeniyle mezkur iki devlet arasındaki çatışmaların içinde kalmakla birlikte onlara tâbî olmak durumunda da kalmışlardır. Doğal olarak böylesi bir durum Arapların pek çok açıdan onlardan etkilenmesine neden olmuş, bu zemin de İslâmî dönemde bazı noktalarda etkisini sürdürmüştür.