Birbirine yakın sosyoekonomik özelliklere, ortak tarihi geçmişe, aynı medeniyeti oluşturan kültür yapılarına ve benzer problemlere sahip elliyi aşkın bağımsız devletin oluşturduğu İslam Dünyası, dünya politikasında etkin olmak, benzer problemleri yardımlaşarak çözmek ve bir güç oluşturabilmek amacıyla muhtelif alanlarda işbirliği, dayanışma ve bütünleşme çabaları içinde bulunmaktadır. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yoğunlaşan bütünleşme hareketleri, ekonomik, kültürel, sosyal, ticari, mali, siyasi ve diğer alanlarda faaliyet gösteren pek çok uluslararası örgütün kurulmasını sağlamıştır. Bu örgütlerden İslam Konferansı Teşkilatı tüm İslam ülkelerini kapsaması, bünyesinde pek çok kuruluşu barındırması ve çok yönlü olması bakımından mevcut bölgesel kuruluşların en büyüğü ve İslam Dünyasının küresel bir forumu niteliğine sahiptir.