İspanya'yı sevmiyorum. İspanyollardan nefret ediyorum. Ülkeye demokrasinin gelmesi, onlara karşı beslediğim duyguları hiç değiştirmedi. Hatta, özgür olacakları yerde baskı altında kalmış olsalardı daha mı iyi olurdu diye düşünüyorum." İspanyol asıllı Fransız yazar Michel del Castillo'nun bu etkileyici romanının kahramanı Miguel, Michel'e bir kardeş kadar benziyor. Yazar Miguel, kırk yıl önce gençliğinin birkaç yılını geçirdiği Yukarı Aragon'da küçük bir kent olan Huesca'ya bir yolculuk yapıyor. Ve o dönemdeki anılarını bütün canlılığıyla yeniden yaşamaya başlıyor. Annesinin unuttuğu, babasının arayıp sormadığı Miguel'i, Falanjistlerin egemen olduğu bu küçük kentte, Ant¢n, karısı ve altı kızı bağırlarına basarak ona gerçek bir aile yuvasının sıcaklığını sunuyorlar. Ant¢n, Miguel ile uzun zamandır özlemini çektiği bir erkek evlada kavuşuyor. Ne var ki, Miguel kırk yıl sonra, Franco yanlısı Ant¢n hakkında bilinçaltında sezinlediği, ama bir türlü kabullenmek istemediği müthiş gerçeği, Ant¢n'un korkunç bir canavar olduğunu öğreniyor. Roman giysisine büründürülmüş etkileyici bir özyaşamöyküsü.