Çelik Gülersoy, kalemini hukukçu-yönetici, yazar ve dekoratör hokkalarına batırarak, bu şehrin önceki günleri, dünü ve bugünü üstüne, bildiklerini, deneyimlerini ve gözlemlerini dile getiriyor. Değişik gazete ve dergilerdeki yazılarını toplayan bu kitap dizimizde, dağınık konulu metinler, bir sistematik içinde sınıflandırılmıştır: Kuru bilgilerden, yaşanmış anılara, durup düşünme ürünlerinden, semtler ve yapılarla ilgili duygulanmalara kadar, bir yelpazeyi sunuyor bu dizi. Eserin adı, bu şehirde yaşamanın artık gerçekten tam bir maceraya benzemesinden dolayı değil. Her ömür, her yaşam, kişinin kendisinin seçtiği, ya da yazgının ona sunduğu bir sahnede, tek başına oynayıp sonra 'hazirunu' selamlayarak tekrar kulise geçtiği, bir macera rolüne benzediği için. Çelik Gülersoy'un yaşayan macerası, herkesin bildiği gibi, adına İstanbul denen şehirde geçti. Oturmuş, onu yazıyor.