Lavanta Kokulu Sabahlar
Yıllar önce zamansız sonlanan bir sevda Sırların ortasında filizlenen yeni bir aşk Geçmişte ve bugün, her şey aşk uğruna…
Jocelyn Minton, iki dünya arasında kalmış bir kadındır. Varlıklı bir aileden gelen annesinin ölümünden sonra, tamircilikle uğraşan babasının hayatında bir yabancı gibi kalmıştır. Yeni hayatındaki tek tesellisi, kendisinden altmış yaş büyük Edilean Harcourt'un dostluğudur…
Bayan Edi'nin ölümünün ardından Jocelyn, onu herkesten iyi anlayan dostunun bütün mal varlığını kendisine bıraktığını öğrenir. Buna on sekizinci yüzyıldan kalma bir malikâne ve 1941 yılında başlamış gizemli bir aşkın ipuçlarını veren bir mektup da dâhildir. Malikânenin ve gizemin peşinden küçük Edilean kasabasına giden genç kadın, çekici, kibar bir avukat olan Ramsey McDowell'la ve en az onun kadar yakışıklı, gizem dolu bahçıvan kuzeni Luke Connor'la tanışır.
Joce, yerleştiği bu küçük kasabada bir yandan Bayan Edi'nin hayatı ve kendi ailesinin tarihiyle ilgili sırları keşfederken bir yandan da gerçek aşkın ne olduğunu sorgulayarak içine düştüğü aşk üçgeninden çıkmaya çalışacaktır.
"Geçmiş ve bugün arasında gezinen Edilean serisinin ilk kitabı Lavanta Kokulu Sabahlar, kaçırdıklarınızın farkına varmak için tekrar tekrar okumak isteyeceğiniz kitaplardan. Deveraux'nun dönüşü muhteşem olmuş."
-The Romance Reader-
"Hikâye ustası Deveraux, tatlı ve çekici karakterlerini, biri geçmişte, biri günümüzde geçen iki aşk macerasında buluşturarak en keyifli ve eğlenceli masalını yaratmış."
-Booklist-
"Şaşırtmacalarla dolu, muhteşem bir aile dramı…"
-The Best Reviews
İhtiras Çağı
Birbirinden tamamen farklı bir kadın ve bir erkek Gerçeğe dönüşen hayaller, inatla yeşerip çiçek açan bir aşk…
Edilean Talbot, babasının ölümüyle yatılı okul ve arkadaşlarının evleri arasında göçebe bir hayat yaşayan çok güzel, zeki ve neşe dolu genç bir kadındır. Ancak onu parası için korkunç bir adamla evlendirmek isteyen zalim dayısı tarafından zorla İngiltere'den İskoçya'ya getirilir. Edilean'ın dayısının el koyduğu arazilerin gerçek reisi olan ve klanı tarafından çok sevilip sayılan Angus McTern, genç kadının altınlarıyla birlikte Amerika'ya kaçmasına yardım ederken kendini onun peşinden bu yeni ülkeye giden gemide bulur.
Bildikleri ve birbirinden tamamen farklı olan dünyalarını geride bırakan ve inatları yüzünden sık sık ayrı düşen Edilean ile Angus, geleceklerini şekillendirmeye çalışırken Amerika'nın ve geçmişlerinin önlerine çıkardığı tehlikeli engelleri aşarak hem hayallerindeki kasabanın hem de bu yeni ülke kadar hoyrat bir aşkın temellerini atacaklardır.
"Deveraux, cesur kadınlar, kötü adamlar ve karşı konulmaz kahramanlar ile incelikle kaleme alınmış yardımcı karakterler yaratmak konusunda bir usta… Hikâye hızla akıyor ve romantizm kıvılcımlarıyla okuyucuyu romana bağlıyor."
-Publishers Weekly-
"Şaşırtıcı ve ilginç Edilean'la ilgili yeni maceralar vadeden usta hikâyeci Deveraux, kendine has, sevimli ve sivri dilli karakterlerini biri geçmişte biri bugünde geçen iki romansta bir araya getirerek en eğlenceli ve keyifli masallarından birini kaleme almış."
-Booklist-
"Deveraux, onu çok satanlar listelerinden düşürmeyen, masalsı mekânları, aile bağları, küçük kasaba değerleri ve beklenmedik
aşklarla dolu bir romanla tekrar aramızda… Okuyucular bu seri boyunca bir malikâne, kasaba ve gizemlerle dolu bir kadın olarak karşımıza çıkan Edilean'ın çekiciliğine karşı koyamayacaklar."
-Publishers Weekly-
"Sempatik karakterleri ve yardımcı oyuncuları için bile tatmin edici sonları, bu kitabı unutulmaz kılıyor."
-BookPage-
Kadife Geceler
-Peşindeki suçlulardan habersiz, güzel bir genç kadın,
-Kasabanın sırlarını keşfetmeye kararlı, çekici bir dedektif,
-Hız kesmeyen macerayla alevlenen, tatlı bir aşk…
Sara Shaw'un, baştan çıkarıcı Greg Anders'la Edilean kasabasındaki düğünü için her şey hazırdır ancak büyük güne haftalar kala Greg hiçbir açıklama yapmadan kasabadan ayrılır. Üç gün sonra ise tuhaf bir adam, Sara'nın uyuduğu odada belirir.
Mike Newland, aslında gizli görevde bir dedektiftir ve Sara'yı kullanarak genç kadının henüz tanımadığı müstakbel kayınvalidesi ve azılı dolandırıcı Mitzi Vandlo'yu yakalamanın peşindedir. Mike, genç kadının güvenini kazanabilirse bu işi kolayca alledebileceğini düşünmektedir ancak başına geleceklerden bihaberdir.
Mike ve Sara birbirini daha yakından tanıdıkça en gizli sırlarını paylaşacaklardır. Çözülmesi gereken gizemleri açığa çıkarmak için el ele verdiklerinde, karşılıklı sevgileri de büyüyerek hiç beklemedikleri bir şekilde, geçmişin yaralarını iyileştirmeye başlayacaktır.
"Deveraux, bir kez daha kaslı erkekleri kendine bağlayan, asi ruhlu ve çekici bir kadın başkahramanla hayranlarının tüm beklentilerini karşılıyor… Kadife Geceler, macera dolu yasak aşk hikâyesiyle okuyucuları gülümsetecek."
-Booklist-
"Deveraux'nun nesiller boyunca süren, çoksatan romans serisinin bu kitabında da tarihi arka plan, mevcut hikâyeyi aydınlatmaktan çok daha fazlasını vadediyor."
-Barnes & Noble-
"Deveraux'nun Edilean serisinin üçüncü kitabı, tatlı sert bir macerayla zirveye ulaşan, yakıcı bir romans."
-Kirkus Reviews-
"Huzurlu ve sevimli Edilean kasabasında evlilik çanları çalıyor… ama geçmişe gömülü sırlar, aşkın seyrini tamamen değiştirmek üzere."
-FictionDBcom-
"Serinin okuyucuları Edilean'ın huzurlu dünyasını yeniden ziyaret etmekten memnun olacak; yeni okuyucular da bu dünyayı Mike ve Sara'nın gözünden keşfederken çok keyif alacak… Deveraux'nun renkli karakterleri ve rahat üslubu bu kitapta da ışık saçıyor."
-Publishers Weekly-
"Macera dolu hikâyesi, güçlü yan karakterleri, Sara ile Mike'ın tatlı ve seksi diyaloglarıyla çok eğlenceli bir romans."
-RT Book Reviews-
Yasemin Kokusu
Hayatı pahasına kaçmak zorunda olan yakışıklı bir İskoç,
Keşfetmeye meraklı, esprili ve yetenekli bir genç kadın,
Bütün tehlikelere bedel, tutku dolu bir aşk…
Zengin bir ailenin kızı ve yetenekli bir ressam olan Catherine Edilean Harcourt'un, evlilik hayallerini gerçekleştirmeyi bekleyen çok sayıda talibi vardır. Ancak ağabeyleriyle büyüyen Cay'in maceracı ruhu, vaftiz babasının ona acil bir görev vermesiyle açığa çıkar. Cay, bir baloya katılmadan önce eski bir aile dostunun oğluna bir at teslim etmelidir… ancak bu adam, karısını öldürmekten hüküm giymiş bir hapishane kaçkınıdır!
Planlar beklendiği gibi gitmeyince genç kadın kendini bir anda firari İskoç Alexander McDowell'ın peşine düşenlerden dörtnala kaçarken bulur. Korkmasına rağmen Alex'ten karşı koyamadığı bir şekilde etkilenmiştir. Genç adamın haksızlıklarla dolu hikâyesine ve masumiyetini kanıtlama macerasına kapılıp onunla birlikte vahşi doğaya adım atan Cay, belki ona güvenmekle hayati bir hata yapmıştır… ama belki de aşk, ikisinin de kurtuluşu olacaktır.
"Deveraux, âşıkların klasik atışmalarını ve şaşırtmacalı olay örgüsünü, kırık kalplerin timsahlar ve zehirli yılanlar kadar ölümcül olabildiği, egzotik bir tarih sahnesine ustalıkla yerleştirmeyi başarmış."
-Publishers Weekly-
"Keyifli ve macera dolu bir romans. Rengârenk bir arka planın ötesinde, büyüleyici karakterler öyküyü mükemmelliğe taşıyor… Yasemin Kokusu'nu sırf incelikle işlenmiş bir romansın keyfine varmak için bile okumak mümkün."
-Romance Times-
"Edilean serisine keyifli bir tarihi romans daha ekleniyor… Deveraux hem eski hem de yeni hayranlarına hitap edecek bir hikâye kaleme almış."
-Booklist-
"Devamını iple çekeceksiniz."
-Daily Telegraph-
Dilek Taşı
Bazen dileklerin gerçekleşmesi için biraz sihre ihtiyaç vardır… Doktora öğrencisi Gemma Ranford, Frazier ailesinin tarihi belgelerini kataloglama işini o kadar çok ister ki bunun için diğer adaylarla savaşmaya bile hazırdır. Tarihe tutkun Gemma, çaresizce tezini bitirmeye çalışıyordur ve belgelerin, araştırmalarına yardımcı olacak yeni bilgiler içerdiğini ummaktadır. Bulmayı hiç beklemediği şeyse çoğu insanın efsane olduğuna inandığı ve Frazier soyadına sahip herkesin dileklerini yerine getirdiği söylenen Dilek Taşı’dır. Genç kadın Virginia’daki küçük kasabada aileyle daha çok vakit geçirdikçe, Frazier’ların en içten dileklerinin gerçekleştiğini fark eder. Bir de Frazier’ların en büyük oğlu Colin’e umutsuzca âşık olduğunu… Uluslararası üne sahip bir hırsız da ava katılınca, bir asırdan uzun süredir kayıp olan Taş’ı bulabilmek için birlikte çalışmak zorunda kalan Gemma ile Colin’in zamanı daralır. Çünkü Taş yanlış ellere geçerse Frazier ailesinden kimse güvende olmayacaktır… “Deveraux’nun altın dokunuşu hikâyeye paha biçilemez ölçüde değer katmış.” -Publishers Weekly- Kasabada şahit olduklarından, bu adamı, ailesini tanıdıktan ve şimdi de evini gördükten sonra içinde özlem duygusu uyandı. Babası öldüğünden beri kendini hiçbir yere ait hissedememişti. Bir yere ve birine ait olmak, Gemma’nın en derin arzusuydu. Birbirlerini çok iyi tanıyorlar, diye düşündü Gemma. Birbirlerini o kadar iyi tanıyorlardı ki rahatça konudan konuya geçebiliyorlardı. İşte bu, diye geçirdi aklından. Ben de böyle bir şey istiyorum. Herkesi tanıdığım, herkesin birbirini önemsediği böyle bir samimiyetin parçası olmak istiyorum.
