uludu bir köpek, bu kara haber demek
şahlandı bir at, bu öfke demek
kelebek dolandı durdu han etrafında,
mum’a çok yol var demek
pir geldi, pür geldi
orta yerde bir kadın başı halen eğik
erenler kulağına fısıldadılar pir’in
can havliyle inip kalktı eller
kaşı çatıldı, rengi kaçtı pir’in
-bu nasıl bir durum?
bir hal çare aransın
-nerde beynin kadın?
-omzuma döküldü uzun siyah saçlar
içinde dolanan benim ellerim
göğe doğru incecik uzandı kavaklar
yerdeyken başım eğilir
demlendim, içimde sapanlı çocuklar
çözüldü dilim, ben de herkesim
hey pir, beynim sensin.
pir şaşkın!
kadın;
gelinlikle kirlendi beyaz.