“...Yıldızlar ıslık çalarsa,
yağmur yağar,
şimşek çakar,
güneş kaçar.”
Sıcacık şiirler her gün bakıp da göremediklerimizi fark ettiriyor. Hayal kurmaya, sözcüklerle oyun oynamaya, araştırıp öğrenmeye, yeni şeyler keşfetmeye davet ediyor. “Kim Benimle Şiir Oynar?” oyuncu bir yaklaşımla Türkçe’nin inceliklerini kavramayı kolaylaştırırken kitapla ilişki kuran herkesi kendi merkezinden başlayarak edebiyattan bilime, bilimden sanata yaratıcı ve keyifli bir keşif yolculuğuna çıkartıyor.
Psikolojik Danışman Dr. Ezgi DENİZEL GÜVEN
Sevgili Meftun Kocakaya, “Kim Benimle Şiir Oynar?” kitabıyla harika bir çalışma ortaya koymuş. Eğitimci olmasının verdiği birikimle, çocukların merak duygusunu harekete geçirecek minik şiirlere yer verdiği kitabında doğadan, canlıların dünyasından, çevresel nesnelerden pek çok öğeyi konuşturmuş. Tüm bunları da sembollerin ötesinde çocukların araştırarak, düşünerek, hayal dünyalarını kullanarak keşfedecekleri müthiş bir hikâyeler bütününe dönüştürmüş. Bir kelebeğin şiirini okurken, onun sadece gördüğümüz bir kelebek olmadığını, muhteşem çeşitliliğini, bir tırtıldan nasıl bir kelebeğe dönüştüğünü çocukların zengin hayal güçlerini ve meraklarını ateşleyecek şekilde ifade edebilmiş.
Birçok yazar, kitap yazmanın ne kadar zor olduğunu söyler, özellikle çocuk kitabı yazmak ayrı bir hüner işidir ve aslında büyük özen gerektirir. Üstelik bu kitabı çocukların dilinden
şiirlerle donatmak gerçekten ciddi bir birikimle mümkün olabilir. Kitabın bence dikkate değer bir diğer özelliği ebeveynlerin bu kitabı çocuklarına okurken, kendilerini de işin içine katarak çok eğlenceli oyunlara dönüştürebilecek olmasıdır. Hem eğlendiren, hem düşündüren hem de öğreten bu harika kitabı için Meftun öğretmenimi kutluyorum.
Psikolog Dr. Serap DUYGULU
Çocukların, eğlenme, merak etme-soru sorma, araştırma, hayal kurma ihtiyaçlarını, sanatın sihirli ögelerini kullanarak karşılayan; şiiri sevdirip düşünerek, yazarak, çizerek çocukların kitapları daha çok sevmesini sağlayacak ve anne babaların çocuklarıyla birlikte keyifli vakit geçirmelerini sağlayabilecekleri özel bir kitap.
Uzman Pedagog Belgin TEMUR
Meftun Kocakaya Bayır
İzmir’de deniz gören bir evde, kapılarının önündeki dut ağacı ve bahçelerindeki incir ağacıyla arkadaşlık ettiği bir mahallede geçti yazarın çocukluğu. Sabahtan akşama kadar sokaklarda düşer, yaralanır, küser, ağlar, yarışır, kaybeder, kazanır, sevinir, üzülür kaybolur, annesinin sesiyle ortaya çıkar; susadığı zaman bahçelerindeki hortumdan akan suyla serinler, acıktığında bir dilim salçalı ekmekle bayram ederdi.
Bir gün dedesigilin bahçesindeki bir ağaca çıktı tüm çocuklar gibi ama inemedi. Uzun süre ağaçta kaldı. Sonra bir komşuları kollarını açtı ve o da atıverdi kendisini açılan kucağa…
Çocuklar bazen atlayamaz, iyi tırmanamaz ya da hızlı koşamazlar. Gücün, kol kaslarında olduğunu düşünenler yüzünden üzülürler. O zaman da masallar ve şiirler koşar yardımlarına. Onları öper, sırtlarına pıt pıt yapar, gözyaşlarını siler, sevinçlerine ortak olur, onlara sarılırlar.
Bu şiirleri balıklar size arkadaşlık etsin, iyilikler yerini bulsun, gökyüzü ve güneş peşinizi bırakmasın diye yazarın çocukluğu yazdı. Ve hâlâ yazmaya devam ediyor, ne mutlu!
Sevil Keleş
3 Ekim 1988 tarihinde, İstanbul’un yağmurlu bir gününde, sımsıcak bir yuvada dünyaya geldi. Hayalleri ile kâğıtları ve defterleri doldurmaya çocukluğunda başladı. Henüz çocuk olduğu o yıllarda bile, ders kitaplarını resimlerle süsler, defterlerini kurşun kalemin siyahından çok hayallerinin renkleri ile doldururdu. Kuru boya, sulu boya, yağlı boya derken, gönlünü çocuk kitaplarına kaptırdı. Hayır, hayır, “gönlünü kaptırmak” yeterli değil aslında, kelimenin tam anlamıyla onlara aşık oldu. Şimdilerde ise en çok küçük kızına kitap okumayı seviyor ve kendi çizdiği kitapların üzerinden beraber hayaller kuruyorlar. Mesleği iç mimarlık olsa da, zihninde ve kalbinde sürekli çocuk kitabı çiziyor. Boyaların ve kâğıtların büyülü dünyasında gezinirken, sokak kedilerine mama, sokak çiçeklerine su vermeyi asla unutmuyor :)
