Muharririn 'Kırk Yıl' ile 'Saray ve Ötesi' kitaplarının devamı demek olan bu eser birçok tarihi vakalara temas etmekle beraber oğlu Halil Vedad'ın hayatını ve akıbetini tasvir eden bir acı hikayedir... diye anılmış, gözden ırak tutulmuş 1942 basımlı anı kitabını odak alan Selim İleri, Kırık Deniz Kabuklarında bir hayatın... birçok hayatın silinmiş çizgilerini yeniden dile getiriyor. Yazar, örtülmüş zamanı bugüne çekerek, bugünün yorumuna açıyor. Sultan Reşat'ın Dolmabahçe Sarayından Atatürk'ün Çankaya'sına, yakın tarihimizden sahnelerin, görüntülerin, resim ve fotoğrafların bireysel bir üslupla incelendiği bu roman, bir yandan da onmaz sanılmış kalp ağrılarını deşmekte. Zaten Kırık Deniz Kabuklarında denildiğince, yıldızı çoktan sönmüş hayatlarda, öyle kaç kereler, geçmişi dirilterek bizi üzen her şeyi iyileştirebileceğimizi ummaz mıyız?