Kırk Hadis Şerhi'nin bu eserler arasında dikkat çekici bir yeri vardır. Bilindiği gibi İslam ilim geleneğinde "kırk hadis" derlemeleri yapılagelmiştir. Anadolu'nun büyük sûfî düşünürü Sadreddin Konevî de böyle bir derleme yapmış, ancak sadece hadisleri aktarmanın ve zahiri anlamları üzerine açıklamalar yapmanın kendi kariyeri açısından yeterli olmayacağına kanaat getirmiştir.
Hadis kriterleri bakımından sahih olan kırk hadisi seçip bunların içerdiği derin anlamları aktarmanın daha isabetli olduğunu düşünen Konevi, hazırladığı eserle hadis-i şeriflere tasavvufi yaklaşımın yetkin bir örneğini sergilemiştir. Derûnî anlamlar konusunda herkesin aynı kavrayış seviyesinde olmadığını da hesaba katarak yorumlarını "gizleme" ve "ifşa" arasında bir yöntemle ortaya koymuştur.