Gerçekçi edebiyatın usta kalemi Honoré de Balzac’ın, “yazmaya karar verdiğim kitapların en büyüğü” diye tarif ettiği, fakat “bu korkunç ve kanlı dramı oluşturan bunca ayrıntı”yı yazacak cesareti göstermesinin sekiz yılını aldığını söylediği son romanıdır Köylüler.
Fransa’nın Burgonya bölgesinde, Aigues adındaki bir kırsalda geçmektedir Köylüler. Mülk sahibinin ölümüyle birlikte satışı yapılan Aigues’i, eski bir İmparatorluk generali olan Kont Montcornet satın alır. Fakat ne köylüler onu benimser ne de Kont Montcornet, köylülerin eski düzeni sürdürmelerine müsaade eder. Böylece bir mücadele baş gösterir: Aristokrasi, burjuvazi ve köylü halk üçgeninde yaşanan bir sınıf mücadelesi ve bir toprak kavgasıdır bu.
Balzac’ın “İnsanlık Komedisi”nin son kitabı olan Köylüler, Restorasyon dönemi Fransa’sının taşra yaşamından manzaralar sunan derinlikli bir eser. Bizzat kendisinin bir “sosyal dram” olarak nitelediği bu eserde, yazar, meseleye bir tarihçi gibi yaklaşıyor ve dönemin sosyolojik ve ideolojik durumuna ilişkin önemli tespitler yapıyor. Roman, böylece tarihî bir belge niteliği de kazanmış oluyor.