"Keramet sözcüğü, belli kişilere özgü, bilhassa tasavvufi çağrışımlar taşır dünyamıza. Oysa, ilahi ikramı ifade eden bir sözdür keramet. Bu anlamda, tasavvuf yolunda gitsin gitmesin, her mü'minin hayatı "keramet"le dolu olmalıdır.
Amuli konuya işte bu açıdan yaklaşıyor. "Keramet"I tasavvufa özgü bir kavram olmanın ötesinde; her insanı kuşatan bir Kur'ani perspektifle irdeliyor. Ve, yaratılış itibarıyla kerim olan insanın, iman ve takva ekseninde nasıl bu ikrama her daim ulaşacağının yolunu gösteriyor.
Bir kavramın Kur7an'ı temel alarak nasıl işleneceğine dair bir usul de sunan bu kıymetli eser; ayrıca Ehli Sünnet'in dünyasına, Hz. Ali'nin engin tefekküründen tatlı ve uyarıcı esintiler taşıyor.