İskoçyalı David Livingstone (1813-1873), otuz yıl süreyle Afrika'nın güneyi, orta kesimi ve doğusunda yaptığı misyonerlik ve keşif çalışmaları sonunda, Batı'nın bu zengin kıtaya yaklaşımını yönlendirdi.Yoksul bir ailenin çocuğuydu; on yaşındayken ekmek kavgasına atılıp dokuma fabrikasında çalışmaya başlamıştı. Daha sonraki yıllarda, sağlık alanında misyonerlik yapmaya karar verdi. Bir yandan fabrikada çalışırken bir yandan da ilahiyat ve tıp öğrenimi gördü 1840 yılında misyoner olarak Güney Afrika'ya atandı.Livingstone, Afrika'da geçen serüven dolu yıllar içinde hem yerel kültürleri araştırıyor, hem de yerliler arasında Hristiyan dinini yaymaya uğraşıyordu. 1849'da Ngami Gölünün keşfine yaptığı katkılardan dolayı, İngiliz Kraliyet Coğrafya Derneğince altın madalya verildi. 1856'da İngiltere'ye döndüğünde ulusal bir kahraman olarak karşılandı. Çalışmalarını ve keşiflerini anlatan bir kitap kaleme aldı ve on binlerce sattı. İki yıl sonra yeniden Afrika'ya döndü ve bundan sonraki tüm yaşamını, 1873 yılında ölünceye dek, kara kıtanın gizemli topraklarının keşfine adadı. Livingstone yalnızca coğrafi keşifler yapmakla yetinmedi, Doğu Afrika kıyılarında yaygın olan köle ticaretine karşı da savaşmaya çalıştı. Öldüğünde kalbini bedeninden ayırıp Afrika topraklarına gömdüler.