İki bin yıl önce başlayıp günümüzde de soluk soluğa süren bir macera...
"Şimdi durun ve yeniden düşünün. Bir kent var ki bu kente, henüz yeni yayılmakta olan dinin en önemli kişilerinin geldiğini, bu kentte uzun yıllar yaşadığını, bu kişilerin Peygamberin en yakınında yer alanlardan olduğunu, dünyanın ilk kilisesinin bu kentte kurulduğunu ve şu anda iki milyarın üstünde inananı olan dünyanın en yaygın dininin adının dahi ilk kez bu kentte verildiğini düşünün. Doğru bildiniz, Hıristiyanlıktan ve Antakyadan söz ediyorum. Şimdi söyleyin bana, olduğunu varsaydığımız kutsal kâse, kupa veya kadeh sizce nerededir veya bunun bulunma olasılığı en yüksek kent hangisidir? Bulunan parşömenlerin ve seramik parçasının üzerindeki incelemelerde bunların yaklaşık iki bin yaşında oldukları belirlenirse bu kentin kaderi ne olur dersiniz?"
"Doğunun Kraliçesi" adıyla anılan kentte iki bin yıl önce yaşanan olaylar, günümüzde yaşanan kumpaslar, gizemli cinayetler ve tarihi eser kaçakçılığıyla yoğrulmuş öykülerle bezeli sürükleyici bir anlatım... Elinizden bırakamayacağınız bir roman!