Günümüzde “Batı medeniyeti” olarak tanımlanan ülkelerde, Müslümanlar ve Yahudiler başta olmak üzere Hristiyan olmayanların sistematik olarak yok edilmesi ne zaman, nerede, nasıl ve neden başladı? Modern Dünyanın Kökenleri; işte bu büyük soruya cevaben, Orta Çağ Batı Avrupa’sındaki tüm Müslüman ve Yahudi toplulukların ortadan kaldırılmasını ilk defa bir bütün olarak ve özgün bir soykırım kuramı çerçevesinde açıklamaktadır.
Avrupa’daki Müslüman ve Yahudilerin yok edilmesiyle birlikte, yalnızca Hristiyanlardan -hatta sadece Katolik Hristiyanlardan- oluşan toplumlar ve devletlerden meydana gelen bir bölgesel sistem ortaya çıkmıştır. Esasen bu süreç, “Batı medeniyeti” olarak bilinen devletler üstü ve toplumlar üstü kimliğin doğuşuna eşdeğerdir. Bu doğrultuda, Batı Avrupa’da ortaya çıkan demokrasinin, ulus devletin ve Batı merkezli uluslararası sistemin tek din ve tek mezhepten ibaret bir zemin üzerinde yükseldiğini göstermek, mevcut teorik tartışmalarda köklü bir paradigma değişikliğini zorunlu kılmaktadır.
Zihinsel sömürgeleşme, farkına varılmadıkça kurtuluşu mümkün olmayan sinsi bir beladır ve elinizdeki eser, Batı merkezci ve Batı övgücü sosyal bilim hiyerarşisine karşı çıkışın somut bir tezahürüdür.