Her felsefi söylemde olduğu gibi, dış dünyada, düşünmede ve dilde varolanlar ile bunların arasındaki ilişkileri çözümlemeye çalışan ortaçağ felsefesi, amaçlanan çözüme, daha doğrusu çözüm denemesine göre çok farklı söylemlerden oluşuyor. Her bir filozof ortak sorulara farklı bir açıdan bakabiliyor; çünkü her birinin felsefi kaygısı -ortak soru ağlarına karşın- farklı söylemlerde somutluk kazanıyor. Çeşitli bağlamlarda yazılmış yazılardan oluşan bu kitap, bir yandan ortaçağın özgüllüğünü, öte yandan da ele aldığı her bir ortaçağ filozofonun özgüllüğünü de sergilemeyi amaçlıyor.