“Eisale-i Nur Kur’an-ı Hakim’in bu sırdaki bir dersidir. Anlaşılmayanbir kitap hiç hükümündedir. İşte kainat kitabı bütün boyutları ile anlaşılsın, diye Allah bazı insanları görevlendirmiştir. Risale-i Nur, bu görevlilerin bir varisidir.”
“Eğer sorarsan:Senin bu muhakemat kitabında çokça telaş etmen, herkesçe bilinen ilimler için güçlü deliller getirmen, nedendir? Zira fikirlerin birikimi ve deneylerin keşfiyle bedahet sahasına çıkmış olan meseleler için, güçlü delil getirmek malumu ilamdır. Bu da senin gibi bir alime yakışmaz!
Cevaben Derim: Maalesef benimle beraber bu asırda artak yaşayanlar, gerçi şeklen 20. asrın insanlarıdırlar. Fakat fikir ve kalkınmışlık seviyesi itibarı ile Ortaçağın bu çağa gönderdiği harika hatıralardır. Adeta çağdaşlarımız, 9. asırdan ta 20. asra kadarki zamanın bir karışımı veya numuneleri vaya melez bir tolulukturlar. Öyle ki, bu asrın bedihi bilgileri dahi, onlarca vehim kabul ediliyor.”