Serbülent Şengün, çocukluğunu 1980’li yıllarda geçiren birçok yaşıtı gibi Amerika ve Sovyetler Birliği arasında iki kutba bölünmüş bir dünyada doğan, zamanla bu kutuplardan birinin ortadan kalkıp dünyanın “küreselleşmesine” tanık olan biri. Onu yaşıtlarından farklı kılan önemli bir özelliğiyse çocukluğundan lise döneminin sonuna kadar dört ülke, altı şehir, yedi okul değiştirmiş olması: Stockholm, Ankara, Tel-Aviv, İstanbul, Gümülcine, Nürnberg. Birbirinden farklı birçok kültürle ve yaşam biçimiyle hemhal olan Şengün, küreselleşme öncesindeki dünyanın hikâyesini dönemin saç modelleri, giyim kuşam modaları, fi lm ve dizileri, kahramanları, popüler eşyaları, spor etkinlikleri ve esas olarak bir tür müzikal tanıklık üzerinden aktarıyor. Sesini Biraz Açabilir miyim? sadece çocukluğun ve ergenliğin renkli, neşeli, yer yer hüzünlü dünyasını aktarmakla kalmıyor okuru keyifli bir dünya tarihi yolculuğuna da davet ediyor. Üstelik karekodlar sayesinde, kitabı okurken dinleyebileceğiniz zengin bir müzikli yolculuk eşliğinde...