Mazlum, sıradan bir mezarlık bekçisi gibi görünebilir; ancak sıradan bir hayatın içinde yaşadığı olaylar, onu kadim sırların ve unutulmuş medeniyetlerin ortasına sürükler. Geçmişin izleriyle dolu mistik bir kaleye doğru yaptığı yolculuk, onu sadece fiziksel değil, ruhsal bir keşfe de çıkaracaktır. Bu yolculuk, zamansız kapılar ve tarihin derinliklerinde saklı kalmış kadim medeniyetlerin büyülü izleriyle doludur.
Her şey, Sirius Yıldızı'nın gökyüzünde parladığı bir gece başlar. Sirius, antik uygarlıklar için bir rehberdir; yıldızların en parlağı, en derin sırlara ışık tutandır. Mazlum, kendini tarih boyunca gizlenen bu yıldızın gizemini çözmeye adar. Onun rehberliğinde, geçmişin karanlık sayfalarını aralar; sarp kayalıklarda saklı tapınaklar, yeraltında unutulmuş kiliseler ve yüzyıllardır açığa çıkmayı bekleyen bir medeniyetin mirası...
Ancak bu keşif, sadece mazinin izlerini takip etmek değildir. Kader ağlarını örerken, Mazlum'un karşısına onu sınayacak büyük tehlikeler ve kaçınılmaz ölümcül tuzaklar çıkacaktır. Yoldaşlarıyla birlikte çözülmesi imkânsız gibi görünen bulmacalar, açılması gereken gizemli lahitler ve her biri ölümcül sırlar saklayan sembollerle yüzleşirler. Zamanın ötesine açılan kapılar ve bir yıldızın önderlik ettiği bu yolculuk, Mazlum'un kendi varoluşunu sorgulamasına ve nihai soruyu sormasına neden olacaktır: Yıldızların sırrını çözmek neye mal olur?
Korkunun ve hayranlığın iç içe geçtiği bu macerada, her adım tarihin gölgeleriyle aydınlanıyor, her sır bir kapıyı daha aralıyor. Sirius Yıldızı, sadece gökyüzünde parlayan bir yıldız mı, yoksa geçmişin derinliklerinde unutulmuş bir gücün anahtarı mı?
Sirius Kapısı, okurlarını unutulmuş medeniyetlerin, yıldızların rehberliğinde kaybolmuş sırların peşinde bir serüvene davet ediyor. Bilinmeyenin cazibesine karşı koyamayacaksınız. Unutmayın, her yıldız bir sır saklar; peki ya Sirius?