Toni Morrison'un, En Mavi Giz ve Katran Bebekten sonra yayın evimizde yayınlanan üçüncü romanı. Sula, Nobel jürisine göre Bir ayrıntılı çizimdir, Siyah Venüs'ün kurban edilişidir. Sula, Toni Morrisonun yapıtlarında, her çareye başvuran, her şeyi göze alabilen kadın kimliğinin, kadınlar geleneğinin ilk temsilcisidir. Toni Morrisonun bu dokunaklı romanı, kendilerinin beyaz ve erkek olmadıklarını kısa süre içinde kavrayan iki Zenci kahraman Mel ile Sulanın hayatlarını çocukluktan başlayarak yollarının ayrıldığı kadınlığa geçiş yıllarına, daha sonra yollarının yeniden kesiştiği günlere kadar izliyor. Nel Wright doğduğu yerde kalmayı, evlenip çocuk yetiştirmeyi, Zenci topluluğunun bir direği olmayı seçen 'klasik' bir kadındır. Sula ise kasabadan ayrılarak yüksek okula gider; asidir, dostlarının kocalarını (Nel'in kocası Jude'ü bile) ellerinden alan bir iblis, Beyazlarla yatan bir 'orospu', cemaatin bütün iş ilişkilerini, bütün ahlak kurallarını tehlikeye atan bir büyücüdür. Toni Morrison, kadınlar arasında cinselliğe dayanmayan o gizemli dostluğu ele almış, iki kadın arasındaki dostluğun tansıklı yanını göstermek istemiştir: Bu dostluk öylesine önemlidir ki hiçbir küçük ihanet, 'koca'nın çalınması bile bunu bozmamalıdır.