Dünya onların evi, Tanrı ana-babaları; sokaklar, kapı girişleri, köprü altları, lokanta vitrinleri, parklar, banklar, çöp tenekeleri; köpekler, kendileri, sadece kendileri... Onlar sadece kendileri. Hem varlar hem yoklar, hayalet gibi yanımızdan geçip giderler ama gölgeleri hep üzerimizdedir. Onlara sokak çocukları diyorlar, biz Tanrının Çocukları dedik.
Kendisi de bir zamanlar sokaklarda yaşamış olan Ata Türker, "Tanrının Çocukları"nda, sokaklarda yaşayan çocuklarımızın dramını romanlaştırıyor. Aile ilişkilerinden, toplumsal boyutuna; tacizden, uyuşturucu kullanımına sorunu bütün yönleriyle ele alırken klasik romanın öğelerini kullanıyor. Türk gerçekçi romanına güncel ve can alıcı bir sorun çevresinde önemli bir katkı "Tanrının Çocukları".