Testosteron, bir memeli türünün erkeklerinde üremenin temel bileşenlerinden biridir. Erkek bedeni ve beyni testosteronun eseridir. Yalnızca cinsellikle değil, saldırganlıkla, rekabetçilikle, risk almayla, kısacası hayatta kalıp ürememizi sağlamış olan tüm unsurlarla ilişkilidir.
Beynin geçmişte bize hizmet etmiş bu özellikleri modern dünyada da varlığını koruyor. İnsan beyni bugün, şekillendiği ortamdan çok farklı bir düzende çalışıyor ve modern dünya bu antik beynin çalışma prensiplerine göre işliyor.
Kültürel, politik ve toplumsal açıdan çeşitlilik arz eden modern dünya, testosteronun eski çağlara dayanan etkisini nasıl kontrol altında tutabilir? Seks, saldırganlık, galibiyet, mağlubiyet, şiddet ve savaş insanlık tarihini yaratan kavramlar olduğuna göre, testosteronun da tarihimizde merkezi bir rol oynadığını kabul etmeliyiz.
Joe Herbert, Testosteron’da bu güçlü hormonun doğasını, memelilerde ve özellikle insanda nasıl işlediğini, erkek davranışını hangi yönlerden etkilediğini ve kadınlar açısından oynadığı role ilişkin bulguları etkileyici örneklerle ve duru bir dille açıklıyor.