Takdim / Dr. Hayati BİCE: "Ali Rıza Bayzan imzası ile ilk kez, on beş yıl kadar önce internette rastladığım “Tasavvuf ve Psikoterapiler” başlıklı makalede karşılaşmıştım. O günden bu yana devam eden muhabbetimiz, bir İstanbul/Beylerbeyi akşamında yüz yüze tanışmamızdan sonra, daha da koyulandı. Şimdi elinizde bulunan bu değerli kitabın ilk taslağını, değerlendirmem için yolladığında, kendisine tasavvufu konu alan ikinci kısmın –bu kitapta olduğu gibi- başa alınmasının yararlı olacağını söylemiştim.
Son yıllarda sayılarında inanılmaz bir artış gözlenen ‘sahtekâr mürşidimsi’lerin, ülkemizin hemen her köşesinde tezgâh açtığı günümüzde, Ali Rıza Bayzan’ın bu emek mahsülü eseri çok büyük bir önem kazanmıştır. Hayatında bir kez olsun bir zikir halkasına katılıp, bir tek nefesini olsun, Lafza-i Celal ile ‘bilinç düzeyinde’ diriltmemiş tiplerin zikir’den, Zâkir’den, Mezkûr’dan ve hatta Fenâfillah’tan bahsettiği ortamda, kitabın ilk kısmını oluşturan temel tasavvufî bilgiler, okur için sağlam bir ölçü oluşturuyor. Bu bölümdeki ‘sağlam ölçü’ye sahip olduktan sonra, kitabın ikinci kısmındaki ‘evrensel rahmet denizi’ne açılmak, konuya yabancı olan okur için bile korkulası bir deneyim olmayacaktır.
Kitabın ne kadar yoğun bir emek ürünü biliyorum. Bu emeğin niteliğini anlamak isteyen okur, eserin sonundaki kaynakçaya bir göz attığında eminim ki, benimle aynı kanaati paylaşacaktır. Ali Rıza Bayzan, bu kitabı ile Aşk-ı İlâhî ile yoğrulmuş bu kutlu toprakların güncel tasavvuf birikimine, hatırı sayılır bir katkıda bulunmuştur. Dileğim, bundan sonraki çalışmasında, Batı’da ‘pseudo-spirituality’ olarak bilinen, ancak ülkemizde çok kısıtlı bir çevrenin bilgisi dahilinde olan, ‘sahte maneviyat’ akımlarının ülkemizdeki yansımalarını konu edinmesidir."