Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatında önemli bir yere sahip olan Yakup Kadri'nin en bilinen eserlerinden "Yaban"ın bir başka önemi de sosyal bilimler alanındadır. "Yaban" cumhuriyetçi modernleşmeci Türk aydınının halk tabakalarına bakış açısını yansıtması anlamında önemli bir örnektir. Ayrıca toplumsal gerçekliğin de izlerini buluruz bu romanda. "Her tarafından bereket fışkıran cennet topraklar Anadolu" söyleminin aksine, (savaş sonrası dönemde özellikle tabii ki) halkın yoksulluk, sefalet, pislik içinde yaşadığını resmeder. Eskişehir'de geçen romanda köylüler entelektüelimizi dışlamakta, onda bir "yaban" gibi kaçmaktadır. Düşmanlık, aradaki soğukluk, buna karşın entelektüelin köylüleri insanlıktan çıkmış olarak görmesi, aynı zamanda dönemin Türkiye'sine tutulan bir projektördür. Tepeden inme modernleşmeci Türk entelektüellerinin halktan kopukluğunu, yabancılığını sorgulamaktadır. Yakup Kadri romanındaki karakterine zaman zaman bunu sorgulatır. Suçlunun kim olduğunu aratır. Suçlunun ise "halkın yoksulluğuna çözüm bulmayan bizzat entelektüeller" olduğunu söyler, özeleştirel bir tutum takılır. Yine de aradaki köprüler kurulamamıştır.
"Yaban" bu bakış açısının izlenmesi açısından önemli bir kitap. Bu açıdan okumaya değer.