Benim Mustafa Kutlu ile tanışıklığım üniversite 3. sınıfa (2008 yılı) tekaddüm ediyor.O yıl Yeni Türk Edebiyatı hocamız bizi Mustafa Kutlu'nun Chef kitabından sorumlu tutmuştu. O güne değin Mustafa Kutlu'nun adını hiç duymamıştım.Yazarın o kitabını okuduktan sonra çok hayıflanmıştım, daha önce niçin ismini duymadım hikayelerini okumadım diye kendime kızmıştım.Sonra yazarın bütün kitaplarını okumak istemiştim -hala da istiyorum-bir türlü nasip olmadı araya bir sürü bir sürü kitaplar girdi.Velhasıl henüz tüm kitaplarını okuma şerefine nail olamadım ama mutlaka okuyacağım.Benim Chef'ten sonra okuduğum ikinci kitabı uzun hikaye.Bakmayın siz kitabın ismi uzun hikaye aynı hikayedeki Pelvan Sülüman'ın torunu Bulgaryalı sosyalist Ali'nin adının da sosyalist olması gibi...Ben normalde edebiyattan sinemaya uyarlanan eserlerin önce kitabını okur bilahare filmi izlerdim bu kez tümden gelim yaptım önce filmi izledim sonra kitabı okudum.Söylemem gerekirse ikisinden de müthiş keyif aldım.Edebi eserden sinemaya uyarlanan tüm diğer eserlerde olduğu gibi senaryoya aktarılırken kitaptaki bazı yerlerde oynamalar yapılmıştı ama bu durum filmden alınan hazza etkisi olmamış.Evvelen filmi izleyip sonra kitabı okuduğum içün kitabıokurken gözümün önüne Kenan İmirzalıoğlu, Tuğçe Kazaz ve Güven Kıraç geldi.Bu durum benim/okuyucunun hayal gücüne biraz ket vurmuş gibi düşünülebilir. Böyle bir durum yaşamak istemiyorsanız tümevarım yapın derim.Önce kitabı okuyun sonra filmi izleyin.Hikâyeyi okuyucu bir çırpıda okuduğu için şöyle düşünüyor keşke yazar Mustafa Kutlu biraz daha ayrıntıya, betimlemeye, karakter tahliline girseydi de eserin hacmini arttırsaydı da okuyucunun tadı damağında kalmasıydı.Yazara sonsuz tesekkürlerimi sunuyor ve Türk Edebiyatı'nda Mustafa Kutlu gibi usta kalemlerin artması diliyorum.Sağ esen kalın efendim.Keyifli okumalar.