Zeytindağı Hakkındaki Yorumlar

kurtuluş savaşı yıllarında suriye cephesini,cemal paşayı ve dönemin osmanlısını anlatan çok güzel bir kitap.tarihi sorumluluk hisseden herkesin okuması gereken bir kitap

Türkiye Cumhuriyetinin 100.yılına doğru giderken geçmişten gerçek dersler alması için mutlaka okunması gereken bir kitap. İçiniz burulurken,gerçeklerden rahatsız olacaksınız.

Falih Rıfkı Atay'ın tarihi belge niteliğindeki bu kitabında Osmanlı Devleti'nin 1. Dünya Savaşına nasıl sokulduğunu ve sonrasında onbinlerce metmetçiğimizin güney cepherinde boşu boşuna nasıl ölüme gönderildiğini okuyabilirsiniz.

mustafa kemal hakkında yakın tarihin tartışmasız tek otoritesidir. herkes okumalı falih rıfkıyı.

kudüs de bulunan zeytindağı civarında cemal paşanın yanında askerken yaşadıklarını anlatmış.bir başka açıdan filistini anlatıyor.okumanızı tavsiye edebilirim.

anı türünde yazılmış.hoş bir eser.bilgilendirici ve mekanlara farklı bakış açısıyla bakmanıza imkan sağlıyor.

Birinci Dünya savaşı sırasında suriye cephesinde olup bitenler destansı bir üslupla anlatılmış.çok sade ve etkin bir Türkçe üsluba damgasını vurmuş.

çankaya'yı okuduğumda duyduğum haz ile bu kitabını da okudum yazarın. ancak aynı tadı aldığım söylenemez. bunun en büyük sebebi herhalde yazarın bu eseri yazdığında henüz 20li yaşların başında olmasıdır. kitapta osmanlının son dönemlerinde ne kadar başarısızca yönetildiğinin ve devletin ne kadar zarara uğratıldığının hikayeleri anlatılmış. bu eserin çok da orjinal olmadığı düşüncesindeyim.
ayrıca kitapta özellikle peygamberler hakkındaki ifadeleri de çok beğenmedim. yazar inanmıyor olabilir ama yaşadığı topraklardaki insanların yani bir anlamda okuyucu kitlesi olacak olanların inanışlarına saygı göstermesi gerekirdi diye düşünüyorum.

Ben bu kitabı ödevim nedeniyle aldım. yazar olayları çok kopuk bir şekilde anlatmış. Olayları takip etmekte zorlanıyorsunuz. Ayrıca anlamını bilmediğim kelimeler de oldukça fazla kullanılmış. Betimlemeler o kadar karışık ki hiçbir şey anlayamıyorsunuz. Kitabı uzatmak için her şey yapılmış. Zevkle okunabilecek bir kitap değil bence.

Yazarın birinci dünya savaşı yıllarına Suriye cephesinde askerlik döneminden ve o dönemdeki savaş yıllarından esinlenerek yazdığı mükemmel bir eser. Okumanızı tavsiye ederim arkadaşlar

Çok duru ve akıcı bir anlatıma sahip zevkle okuduğum bir kitap..

Kitapta Osmanlı saltanatının son günlerinden Türkiye Cumhuriyetinin ilk günlerine kadarki bir zaman dilimi anlatılmaktadır. Yazar bir görev sebebiyle Cemal Paşa’nın karargahına yani Zeytindağı’na gitmiştir. Burada yaşamış olduğu olayları ve anılarını bulunduğu tarihin önemli olaylarını da içine alacak şekilde anlatmıştır. Mutlaka okunmalı.

Kitabın ismi; Cemal Paşa’nın karargâhının (4. Karargâh) bulunduğu Kudüs’e yakın bir dağın isminden gelmektedir. Kitapta Osmanlı saltanatının son günlerinden Türkiye Cumhuriyetinin ilk günlerine kadarki bir zaman dilimi anlatılmaktadır. Yazar bir görev sebebiyle Cemal Paşa’ın karargâhına yani Zeytindağı’na gitmiştir. Burada yaşamış olduğu olayları ve anılarını bulunduğu tarihin önemli olaylarını da içine alacak şekilde anlatmıştır.

Hüseyin Cahit Yalçın:"Bir yazar ömründe böyle bir kitap yazabilmişse Dünya'ya beyhude gelmemiştir." Nurullah Ataç:"Türkçe'nin tam tadı."

Zeytindağı kitabında yazar içten içe Cemal Paşa'yı eleştiriyor.Bildiğimiz gibi Cemal, Talat ve Enver Paşalar İttihat ve Terakki fırkasındandı.Ve yine bildiğimiz gibi 1. Dünya Harbi'ne bu paşaların ısrarları üzerine girmiştik.Bu kitapta yer yer yazar Cemal Paşa'nın gösterişe ne kadar büyük önem verdiğini dile getirmektedir.Suriye cephesinde olanlara yer vermesi açısından gayet önemli bir eser konumundadır.

İlk bölümünde biraz sıkılabilirsiniz.Ama sonraki bölümlerde konuya hakim olunca okumak keyif veriyor.
Kitabın ilk kısımlarında İttihat ve Terakki’den söz edilmiş. İttihat ve Terakki içerisinde Cemal Paşa, Talat Paşa ve Enver Paşa en önemli simalardır. Cemal Paşa yenilikçiliği ile tanınmaktadır. Enver ve Talat Paşa’lar ise muhafazakar bir kişilik sergilemektedir. Enver Paşa’nın Turancılık fikirleri güçlüdür. Falih Rıfkı, Enver Paşa’nın bu fikirlerini benimsememekte ve Enver Paşa’yı diktatör olarak nitelemektedir. Türkiye’nin kurtuluşunun Enver Paşa gibilerden kurtulmakla mümkün olduğu düşüncesindedir. İttihat ve Terakki kendi içerisinde bölünmüş bir yapı sergilemektedir. Bir birlik ve beraberlik söz konusu değildir. Her liderin bir grubu vardır.
Tarihimize ışık tutan bir eser.Okunması gereken temel kitaplar arasında..

Kitabın ismi; Cemal Paşa’nın karargahının (4. Karargah) bulunduğu kitabın ismi; Cemal Paşa’nın karargahının (4. Karargah) bulunduğu Kudüs’e yakın bir dağın isminden gelmektedir. Kitapta Osmanlı saltanatının son gün bir dağın isminden gelmektedir. Kitapta Osmanlı saltanatının son günlerinden Türkiye Cumhuriyetinin ilk günlerine kadarki bir zaman dilimi anlatılmaktaiye Cumhuriyetinin ilk günlerine kadarki bir zaman dilimi anlatılmaktadır. Yazar bir görrev sebebiyle Cemal Paşa’nın karargahına yani Zeytindağı’na gitmiştiev sebebiyle Cemal Paşa’nın karargahına yani Zeytindağı’na gitmiştir. Burada yaşşamış olduğu olayları ve anılarını bulunduğu tarihin önemli olaylaramış olduğu olayları okuyunuz. tavsiye ederim

Lübnan dağlarından üstelik Osmanlının son döneminde üç paşadan biri olan Cemal Paşa'nın karagahından birinci dünya savaşına bakıyor. İçimizin sızlayarak okuduğumuz bu eser aynı zamanda yazarın mükemmel anlatım yeteneğini de ortaya koyuyor. Arapları, yaklaşık yüzyıldır hergün bataklığa saplanan bölgeyi bize anlatıyor. Osmanlının bir dönemini aydınlatıyor.

Ermeni terörünün nasıl olduğu çarpıcı şekilde gözler önüne serilmekte ancak çağdaş demokratik ve özgürlükçü diye kendilerini tanımlayan, "Ermeniler soykırıma uğramıştır." diyorlar ancak Ermeni terörünü nasıl beslediklerini teröristleri nasıl desteklediklerini anlatmıyorlar..Elbette ki bu ülkelerin başında Fransa,Yunanistan,Avusturya,Belçika,İsviçre,ve söylemeye tenezzül etmediğim diğer ülkeler..Şehit olan Elçilerimize ve diğer büyüklerim bu kitapta anlatılmaktadır.Saygıyla anıyorum...

Bugünkü nesillere,çok değil yüz yıldan bile daha kısa bir süre önce ne kadar uçsuz bucaksız bir egemenlik alanımız olduğunu ve bu toprakları nasıl kaybettiğimizi okuyucuya yaşatarak anlatan,Ortadoğu olarak adlandırılan bölgenin bu günkü durumunu ve Osmanlı İmparatorluğunun çöküşündeki asıl nedenleri anlamak isteyen herkesin okuması gereken bir klasik olarak nitelendirilebilir.
Ayrıca Atatürk Türkiyesin'de yaşayıp da hala ümmetçilik davası güden bazı çevrelere de iyi bir ders verip,o halkların bizden ne kadar farklı bir kültür ve yaşam tarzına sahip olduğunu göstermesi bakımından yararlı bir çalışma.F.Rıfkı ,dilimize ve ulusal benliğimize sahip çıkmamızın neden bu kadar önemli olduğunu herkesin anlayabileceği bir biçimdeaçıklamış.

kurtuluş savaşını, savaşı yaşamış birinden okumak etkileyici. fakat yer yer sıkıcı bir üslubu olan kitabın, Falih Rıfkı'nın güçlü kalemine yakışmadığını düşünüyorum.