Vahdettin'den Mustafa Kemal'e Unutulan Gerçekler / Küller Altında Yakın Tarih 1 Hakkındaki Yorumlar

Mustafa armağan sade bir dille çok güzel anlatmış. Bence okunması gereken bir kitap sizlere tavsiye ediyorum.

Mustafa bey yine döktürmüş.. Bu kitabı okuyun da belgelerle neyin ne olduğunu görün. Kitap görmek istemyenlerin de gözüne gözüne tutuyor gerçekleri...

Aslında hiç bir şeyin göründüğü gibi olmadığını göstermesi açısından önemli bir eser.

mustafa armağanı çok seviyorum bu kitapta daha fazlasını bekliyordum tahminimden az bilgi var ama yinede okunası bir kitap

tarihle beraber düşünen adam Mustafa ARMAĞAN ve yine çok değerli bir eseri. bilinmeyen yahut hatalı bilinen bir çok konuya ışık tutan değerli bir çalışma. özellikle vahdettin anlamak ve zanlardan kurtarmak lazım.

Tarihin bilinmeyen ilginç konularını anlatıyor.Harika bir kitap.

bilmediğimiz ne kadar çok gizli tarihimiz varmış

Verilen konu başlıklarında ikna edici, açıklayıcı, net bilgiler verilmiştir... Tavsiye ederim.

Vahdettin hanı hain olarak değerlendirenler bu kitabı okuduktan sonra Sultan Vahdettin'in nasıl bir vatan sever olduğunu ve ülkeyi kurtarmak için neler yaptığını öğreneceklerdir.

Mustafa Armağan genç tarihçilerin başında gelir. Bu kitabında da yansız gerçek tarihi açıklamaya irdelemeye çalışmıştır. değerli bir yazardan değerli bir eser. herkesin okumasını tavsiye ederim

Çok güzel bir kitap Mustafa Armağan yakın tarhi hakkında tarih hakkında tam bir uzman her şeyi belgeleriyle sunması güzel ve acıklayıcı bir durumdur. Birde kitap diğer tarih kitaplarına göre monotom ve sıkıcı değil akıcıdır...

bu adama hayret ediyorum bu kadar kitabı nasıl yazıyor. yakın tarihimizde doğru bildiğimiz birçok şeyi doğrularıyla anlatıyor.

yakın tarihimiz konusunda uzmanlaşmış olan mustafa armağanın yazdığı bu kitap,okuyan kişiye yanlış bildiklerini düzeltmesi konusunda yardımcı oluyor.

Kitap dün akşam bitti ve hemen bu sabah Mustafa Armağan'ın 4-5 kitabını daha alınmak üzere sepete ekledim.Sanırım bu bile kitabın okuyucuda nasıl bir etki bıraktığını yeterince açıklıyor.Gerek üslubuyla gerekse işlediği konular itibariyle kelimenin tam manasıyla süper.

yakın tarihimizle ilgili oldukça özgün bir anlatım..sizi sayılara tarihlere boğmayan soğuk ve basmakalıp bilgilerden oluşmayan hoş bir kitap..

evet
her TürkÜ okuması ve bilmesi gerek kitaplardan

içindeki bilgiler son derece ilginç.tavsiye edilir.

Bu okuduğum Mustafa Armağan'ın ilk kitabıydı ve beni oldukça etkiledi.Resmi tarihimizde anlatılmayan gizli gerçekleri bu kitap vasıtasıyla gözlerimi 1 saniye bile kırpmadan okudum.Bazı yerlerde bu kadarda olur mu demekten kendimi alamadım.
Vahdettinden pek bahsedilmiyor bir kaç konu başlığı ile geçiştiriliyor.
Yazar kendi değer yargılarından kurtularak yazdığı söylenemez.Birçok konuda konuya yorumunu katıyor.

Dili pek sıkıcı değil akıcı ve yalın bir üslubu var herkes rahatlıkla alıp okuyabilir.Okuyucuya değişik perspektiften baktırması açısından tavsiye edilir

Yakın tarihimizi -bir de- anlatılmayan, fazla bilinmeyen bir objektiften seyredetmek isteyenler için oldukça hoş bir kitap.

kitabı okurken şaşkınlığımdan ve heyecanlığımdan dolayı tabiricaiz se adete hop oturup hop kalktım. şimdiye kadar bize anlatılanların geçmişte olan değil olması istenilen şekilde kurgulandığını gördüm. Mustafa Armağanın kitaptaki iddialarıda havada kalan cinsten değil her iddiasını belgelerle kanıtlayarak okuyucu yeterince ikna edebiliyor. kesinlikle tarihini merak eden her vatan evladının okuması gereken bir kitaptır. ben zaten mustafa armağanın diğer kitaplarını da aldım ve seri şekilde okuyorum.herkese tavsiye ederim

YAZAR BU ESERİNDE BAZI GERÇEKLERİ SU YÜZÜNE ÇIKARMAYA ÇALIŞMIŞ KENDİSİ OLDUKÇA ARAŞTIRMACI BİR KİŞİLİK.HER KİTABI GİBİ BU SERİNİN İLK KİTABIDA OLDUKÇA İLGİNÇ

tarih hakkında mustafa armağan gibi araştırmacı yazarlara az rastlanır.gerçekten işini çok iyi yapan bir yazarımızdır kendisi.bu kadar içeriği bu kitap nasıl alır diye şaşırdım doğrusu.

Yazarın tüm konulara yorum kattığını, objektif olmadığını, kendi inanç ve görüşlerine göre şekil verdiğini düşünüyorum. Yakın tarihimiz tamamen bildiğimiz ve öğrendiğimiz gibi olmayabilir; ancak böyle bir uçurum yok!

Yedi cihana hukmetmis bir imparatorlugun son padisahi 'Vahdettin' ve bu imparatorlugun kullerinden yeni bir devlet kurmak ve Anadolu'nun Turk Yurdu kalmasi icin cabalayan; cabasinda muzaffer olan bir lider, onder M. Kemal Ataturk...
Eser bilinmeyen gerecekleri belgelerle gun isigina cikarirken bilmedigimiz bilgileri de bize veriyor...

Denizci şahsiyetlerine (Türk korsanları) oldukça sayfa ayrılan, adı çokça anılan kahramanlarımızla, insanlar tarafından çok az tanınan Türk tarihinin değerli portleri hakkında kısa bilgiler bulabileceğiniz zevkle okunan bir kitap

ÖZELLİKLE EDEBİYAT BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNE TAVSİYE EDİYORUM

hep muğlakta kalan konulara ışık tutmaya çalışmış. çok farklı görüşlere de yer vermiş. böylece her ne kadar belli bir konuyu savunsa da okuyucuyu da düşünmeye yöneltmesi güzel..

Başılıgı ile biraz alakasız , vahdettinden cok fazla bahsetmiyor , ama okunması gereken bir kitap , degisik bir bakışacısı

tarih hakkinda butun bildiklerinizi unutmaya ve onyargilarinizdan kurtulmaya hazirsaniz bu kitabi mutlaka okuyun.yazar her yazdigi konunun kaynagini ve belgesini belirtmis yani yalan yanlis biseyler bulamazsiniz, bildigimiz butun gerceklerin gercek olmadigi hepsinin saptirilmis oldugunu, tarihimizin nasil yok edilmek istendigini bu kitapta bulacaksiniz okuyun ve karari siz verin yakin tarihimizdeki gercekleri ogrenmeye hazirmisiniz?o halde hadi buyurun iyi yolculuklar........

Kitabı almıştım güzel bir kitap sadece vahdettinden bahsetmiyor her yönüyle Türkiye........

yakın tarihimizde doğru veya gerçek olarak bildiğimiz bazı konularda gerçekleri belgeleri ile beraber ortaya çıkınca gerçekten şaşırıyor insan.
yakın tarih üzerine ilgisi olan kişiler için iyi bir kaynak.

Kitabı okumak için ilk açtığımda duyduğum içimdeki heyecanı bir süre sonra kaybetmeye başlamıştım, ancak kitap kendi içinde ilerledikçe de heyecan uyandırmaya devam ediyor. Bu zamana kadar okullarda aklımıza kazınan tarih bilgisinde mutlaka bişeyler eksik kalır, içimize sinmeyerek ezberlerdik. Şimdi kitabı okudukça yıllar öncesine gidiyor ve aklıma yatmayan tarafların aslında ne tür gerçekler içerdiğini anlıyorum. Tarihi biraz daha aydınlatan ve daha kalıcı olmasını sağlayan bu kitap için Mustafa Armağana teşekkür ediyorum ancak kitabın dili ağır bazı yerleri anlamak için üzerinden bir kez daha geçmek zorunda kaldım, bu da kitabın akıcılını kesiyor. Tarihle ilgilenenlere tavsiye ederim anlattığınızda arkadaşlarınızı şaşırtacak bilgilere ulaşacaksınız.

Mustafa Armağan tarihin gerçek yüzünü gösterme üzerine bir ekol olma yolunda hızla ilerliyor. İlk okuduğum kitabı olan Abdülhamid'in Kurtlarla Dansı kitabından sonra bu kitap sanki onun devamı şeklinde oluşmuş. Önce Abdülhami Han ardından sırasıyla tabu olmuş bütün konular yavaş yavaş açığa çıkarılıyor. Tarih artık ideolojinin dışına çıkmalı ve tabular yıkılmalıdır. Bu kitapla yıkılan bazı tabuların devamını diğer kitaplarda diğer tabuların yıkılmasıyla bekliyoruz. İyisiyle kötüsüyle günahıyla sevabıyla atalarımızın yaptıkları bizimdir. Sonuçta ne olucaksa olsun Tarihimizin aydınlatılıp resmi ideoloji dışında olmasını istiyoruz.

Teşekkürler Mustafa Armağan...

yakın tarihe dair derli toplu bir eser diye düşünmüştüm. makale şeklinde ve tarihten kısa kesitler alınarak eleştirel bakış açısı ile kaleme alınmış. şüphesiz okuyan insanlar mustafa armağanın yzdığı belgeye dayalı şeylerin zaten öyle olduğunu biliyor. bir altarnatif tarih kitabı yazsaydı keşke yakın tarihe dair. parca parca doğruları bir araya getirmekten bıktık usandık bre.

Bir toplum tarihine küfrederek gelişmiş toplum olamaz. Dünyada kaç millet varki kökleri bizimki kadar sağlam olsun Cihan-şümul olsun. Dile kolay atalarımız 3 kıtaya 20 milyon metrekareye bugün üzerinde 1 milyardan fazla nüfusun yaşadığı topraklara yüzyıllarca hükmetmiş. Böyle ataların mirası nasıl reddedilir? Yazıklar olsun bizlere tarihimizi çarpıtarak anlatanlara bizi atalarımıza küstürmeye çalışanlara, garbın paralı askerliğini yapanlara. Teşekkürler Mustafa Armağan.

Son okuduğum kitaptır bu. Aslında pek çok bilinmez tarihi olayı anlatıyor Mustafa Armağan. Kendi üslubunu sürdürmüş kitap boyunca. Ancak ne yalan söyleyeyim belki dilinden belki de bir başka nedenden Mustafa Armağandan beklediğim kaliteyi bu kitabında pek göremedim. Ancak içindeki tarihi belge niteliği taşıyan evraklar ve mektupların yanı sıra yine yanlış aktarılmış pek çok bilginin aslında hiç te görüldüğü gibi olmadığını gösteriyor.
Kitabın içindeki bilgilerin ilgi çekiciliği kadar üslubu ve anlatım tarzının da çekici olmasını bekliyordum. Pek te beklediğimi bulamadım. Yine de İnklap Tarihini inceleyenler için "bir de buradan bakmak" faydalı olacaktır. Kütüphanelerde bulunması gereken bir kitap.

bu gune kadar ilkoğretimden baslayarak,lisede ve daha sonrada yuksek ogrenimde okutulan tarihin ve inkılap bilgisi derslerinin içeriğinin ne kadar boş ve bir dizi yalan silsilesi oldugunu orneklerle anlatan güzel bir itap.mustafa armağana teşekkurlerle...herkese tavsiye ederim...

Öncelikle kitabı çok beğendiğimi belirtmek istiyorum ve bize yanlış öğretilen tarihin kitapta gerçeğine en yakın biçimde anlatıldığına inanıyorum.Bu da yazarı önceden bilip görüşlerine güvenmemden ve olayları belgeleriyle ele almasından kaynaklanmakta.Kitabın ana fikri Osmanlıyla Cumhuriyetin asla birbirinden ayrılmadığı görüşüdür.Okuyanlar görecek ki verilen örnekler nasılda bu konuda yerine oturmuş.Gerçekten de bizi Osmanlıdan ayrı düşünmek hiç katılmadığım bir görüş.Tarihini farklı açıdan sorgulamak isteyenler hemen bu kitabı temin edin derim.

Mustafa Armağan'ın belgeleriyle ortaya koyduğu yakın tarihimize dair durumlar her nedense çok şaşırtıcı gelmedi bana. Sanki, kitapta anlatılanlar hep bildiğim ancak arkasını destekleyemediğim bilgilerdi. Ayrıca kitapta tartışmaya açılan konuların işlenişi kitabı bir çırpıda okuyup, konuyu anlamamda yardımcı oldu. Ayrıca yazarın açıklığı ve net duruşu, çok ikna edici.

Tabu olarak görülen konuları işlemiş. Tarihe değişik bir açıdan bakıyor. Okunmasında fayda var.

Bunları unutun, dedi, asıl şimdi yapacağınız hizmet hepsinden mühim olabilir. Paşa, Paşa devleti kurtarabilirsin! Mustafa Kemal Paşa’nın ağzından 15/5/1919 daki veda ziyaretinde Sultan Vahdettin in söylediği sözler (Kitaptan) hiçbir yerde duymamıştım. Bir de duymadığım 23 Nisan ve 19 Mayıs bayramlarının başlaması ile irade-i Milliye isimli yayının olması ve nüshaların kayıp olması benim dikkatimi çekti. Tarih ile ilgili sizinde dikkatinizi çekecek beklide hiç duymadığınız bilgiler bulabilirsiniz tavsiye ederim. Saygılar.

Yazarın anlatım tarzını açıkçası beğenmedim.Fakat kitabın içerisinde yazar ilginç konulara temas etmiş, bu yönüyle okunmaya değer diyorum.

Kitabı almam da yapılan yorumların da etkisi çok oldu.Size kitapla ilgili bir kaç hatayı ya da maksatla yapılmış saptırmaları yazayım. Örneğin, Mustafa Kemal ATATÜRK soyadını alması yarı yarıya emekli edilmesi anlamına geliyor deniyor. Buna da en büyük kanıt olarak Gazetelerde çok az haber olmasını gösteriyor. Ama bakınız ki yazarımız kaynaklarında genellikle gazetelerden alıntılar yazıyor. hem de emekliye ayrılması anlamına geliyor dediği tarihten sonraki gazetelerden örnekler veriyor.
Diğer bir örnek Nutuk tam hatasız yayınlanmış değildir derken, kendisi nutuk'tan bir çok alıntı yapıyor kaynak olarak gösteriyor. Madem Nutuk hatasız yayınlanmadı şu an hatalı sen niye kaynak olarak kullanıyorsun ki?
Diğer bir nokta da Atatürk kadınlara askerlik yapmayı şart sürmüştü deniyor. milletvekilliği için. Fakat Atatürk Kadınlar Cemiyeti Başkanına "Kadınlarımız cahildirler, onları eğitmek lazımdır" diyor ve Başkanın "Erkeklerimizde cahil yok mudur" demesi üzerine ekliyor "Erkekler asker ocağında eğitim ve terbiye alıyorlar" O zaman başkan kadınlar için eğitim öğretim hizmetlerine uğraşıyor. Atatürk'ün kadınlara askerlik yapma şartı öne sürdüğü ile ilgili iki kanıttan birisi bu. İkinci kanıt ise tam bir yalan... Ama nasıl bir yalan.. Kaynak gösterilmiş sahte bir yalan... Kız öğrenciler Mustafa Kemal'den seçme ve seçilme hakkı istiyor. O da sinirlenip "Mebus seçecek ve seçileceksiniz fakat askerliği neden kabul etmezsiniz?" diyor. Altında da hemen * işareti gibi kaynak belirten sayı var. Burayı gören de kaynaklarda var der gibi gerçek zannedip devam ediyor okumaya. Ama kaynağa bakınca orda kitap isimlerini görüyorsunuz.. Diyorsunuz ki adam araştırmış bulmuş... Yani Mustafa Armağan.. Bakıyorsunuz kaynağı biraz daha okuyunca orda şöyle yazıyor "Kadının en büyük görevi analıktır" Kaynakçada başka bişey, yazarın yazdığı kaynak gösterdiği konu başka bişey. Analıkla askerliğin ne alakası var. Okuyucuyu yanıltmak, sanki yazdıkları kaynaklarda varmış gibi sahtece kullanmaya ne denir bilemiyorum?
Ama Mustafa Kemal'in sözü kulaklarımda: "Tarih yazmak, yapmak kadar önemlidir."
İlker Kadir YÜKSEL

Mustafa Armağan bu kitabında Vahdettin Hain mi olduğu,İzmir'i Türklerin mi yaktığı,Mustafa Kemal'in milli mücadelede Vahdettinle olan ilişkisini vb gibi konuları irdelemekte.Ayrıca yaptığı tarih yorumları çok cesurca.Örneğin Çanakkale Savaşı gereklimiydi?İngiliz Amiralinin yaptığı hata sonucu mu bu zafere ulaştık?Kitapta aslında Mustafa Armağan bize vermek istediği şey tarihe tarafsız bakmakmanın gerektiğini vurgulamakta.Tarihle barışmadıktan sonra sürekli geçmişimizle çatışma halinde olacağımızı eklemekte.Ayrıca geçmişimizi rededmemize rağmen osmanlıdan aldığımız mirasları bizim ömümüze sermekte.Kitabı okurken tamamiyle tarafsız bakmayı tavsiye ediyorum.Kitabı okuduktan sonra şu ana kadar okuduğumuz yakın tarihteki yanılgıları göreceksiniz.

mustafa armağan' dan araştırma içeren bir kitap daha. Yakın tarihimiz hakkında bilmediğimiz birçok konuda okuyucuları aydınlatmayı gayet güzel bir şekilde üstleniyor. Konular yakın tarihimizdeki çeşitli olayları inceliyor. Ayrıca ilgili konularla alakalı yararlanılan ve sizinde araştırabileceğiniz kaynak kitaplar yer alıyor. Kesinlikle okunması gereken bir kitap.

mustafa armağanın yazılarıyla ilk zaman gazetesinde tanıştım. bu kitabı enson okuduğum kitabı. bir çok konuda aydınlatıcı ve ikna edici bir üslupla yazmış. aslın okulda öğretilenlerle çakışıyor biraz ama dedimya çok ikna edici bir kalemi ve bilgisi var.

osmanlı devletinin son yılalrı ve cumhuriyet dönemine ışık tutan,bize okullarda öğretilenlerin aksini iddia eden bu kitap okuyucuyu hem şaşırtıyor hem de üzüyor çünkü kitabı okudukça anlıyorsunuz ki bildiğiniz yada bildiğinizi sandığınız herşey yanlış!
örneğin 23 nisan ve 19 mayısın ortaya çıkışı hakkındakibölüm beni çok şaşırtmıştı...

Mustafa Armağan'ı ilk defa Abdulhamid'in Kurtlarla Dansı adlo kitabıyla tanımıştım. O kitabındaki akıcılık ve gerçek tarihi gözler önüne sermesi beni "Küller Altında Yakın Tarih" adlı kitabı da okumama sevketti. Kitap biraz eleştiri tadında olup, yıllardır bize anlatılmayan yakın tarihimizi anlatıp Türk okurunun gözünü açmasına vesile olmasından dolayı okumaya değer bir yapıt. Kitabı okurken bazen çok şaşıracak bazen de aldatıcı tarih bilgilerimize güleceksiniz. Ve gerçeklerle yüzleşmenin bir iç huzurunu yaşayacaksınız. Kitap en çok da Vahdettin'in hain olmadığını anlatması bakımından hoşuma gitti. Evet son Osmanlı padişahı dönemin durumuna bakılmadan hain ilan edilmiş ve çoğu çevrede bunu böyle biliyordu. Vahdettin hain olamazdı. Hain olsa vatanından ayrı sersefil bir biçimde öteki aleme göç edermiydi hiç. O vatanını kurtarmak uğruna kendini feda etmişti. Milli mücadeleyi destekleyen ve gönül veren büyük bir şahsiyetti... Cumhuriyet dönemi bazı gerçekleri görmemiz açısından önemli bir paya sahip olan bu eseri tüm tarih severlere okumalarını tavsiye ederim... Tarihimizi gün yüzüne çıkarmamız ümidiyle...

Osmanlı tarihi ve yakın tarihimizi anlatan birçok kitap okudum birçoğunda çelişkilerle karşılaşmak olasıdır. Mustafa Armağan Küller Altında Yakın Tarih kitabında adeta çelişkiler fırtınası oluşturmuş. Birkaç örnek verecek olursak sayfa 156 Mustafa Kemal Paşa Bandırma vapuruyla kesinlikle gitmemiştir derken sayfa 157’de Bandırma vapuruyla gitmişlerdir diyebilmiştir. NUTUK sıradan bir yazılar demeti gibi sunulurken birçok defa kaynak olarak gösterilebilmiştir. ( Vahdetinin beyannamesi NUTUK’TA var.) 1895 doğumlu Şehzade Osman Fuad’ın 1911 yılında ( henüz 16 YAŞINDA )savaşa general rütbesiyle katıldığını bir başarıymış gibi yazabilmiştir. Tarih kitabı okumayı sevenlere dahi tavsiye edebileceğim bir kitap değil. Saygılarımla.

çok tartışmalı padişah vahdettin'in aslında hain olmadığını hep söylerdim ama bu kitabı okuduktan sonra artık kanıtlarıyla anlatabileceğim bilgilerim oldu.tarih kitapları çok sıkıcıdır ama sayın armağan o kadar güzel yazmışki sıkılmak bir kenara kitap sizi sürüklüyor.