Bir İskender Pala okuyucusu olarak diyebilirim ki,
Babil'de Ölüm İstanbul'da Aşk
Katre-i Matem ve
Şah Sultan gibi hem dili hem de kurgusu bakımından yetkin ve edebi ağırlığı olan bu güzel romanlarından aldığım lezzeti, yazarın daha sonra yazdığı hiçbir romanından alamadım maalesef. Romanlarının dili de kurgusu da olay örgüsü de giderek sadeleşti, bayağılaştı ve aceleye gelmiş gibi sanki. İskender Pala ki, romanları bir çırpıda okunası bir yazar olmamalı. Yazdığı her satır üzerinde okuyucuyu etraflıca düşündürmeli ve bir çırpıda okunup bitirilsin diye edebi yetkinliğinden asla taviz vermemeli. Naçizane kanaatim...