Adaletsizlik, delilik ve sistem üzerine yazılmış harikulade bir novella.
Bir taşra kasabasında, altıncı koğuş adını verdikleri hapishaneden farksız yerde yatan ivan Dmitriç ile bu koğuşa sık sık uğramasıyla kasabada dedikodulara mahal veren hastanenin doktoru Andrey Yefimıç ile arasındaki felsefî çatışması ve sonrasinda doktorun akıl hastalığı sebebiyle aynı hastaneye kapatılması. Konu bu kadar basit degil elbette. Hayatı, hayatın tekdüzeliğini, varlığı, deliliği, siradanlığı, cehaleti, toplumu sorgulatıyor.